Beşiktaş Başkanı Ahmet Nur Çebi, TFF'nin ligden çekilen takımlarla ilgili aldığı kararı adil bulmadıklarını belirterek bunun değişebileceğini söyledi.
TRT Spor'a katılan Başkan Ahmet Nur Çebi'nin konuşmasından satırbaşları şöyle:
Deprem sürecinde derin acı çektik. Sıkıntılar büyük, kolay çözülecek gibi değil. Zaman içinde bu millet, bunun altından kalkacaktır. İçinde bulunduğumuz coğrafya maalesef deprem, sel gibi felaketlere çok açık bir yapıda. Herkes gibi biz de elimizden gelenleri yaptık. En iyi taraf şuydu; çok çabuk zamanda devreye girdik.
"AÇIKLAMA ÇOK ERKEN YAPILDI"
Depremden 3 gün sonrasıydı. Bu toplantıda birkaç alternatif üzerinde duruldu. Ağırlık olarak üzerinde durulan konu, depremden zarar gören 2 tane takımın yarışmaya devam edemeyecekleri, ligde kalma hakları muhafaza edilmeleri hakkında karar birliğine vardık. Herkes itirazsız, canıgönülden bunu kabul etti zaten. Yanlarında olacağımızı da söyledik, kapılarımızı da hepimiz açtık. Onların çekilmesiyle alakalı birkaç alternatif söylendi. Herkes görüşünü söyledi. Kulüpler Birliği Başkanı Sayın Ali Koç Beyefendi ile TFF Başkanı Sayın Büyükekşi Beyefendi'nin açıklaması var o günlerde, iki tane alternatif üzerinde duracaklarını söylediler. Oradan bir karar çıkmadı. Sadece görüş alışverişinde bulunuldu. Konu o gün kapandı. Daha sonra TFF, 2-3 görüşten birini benimsedi ve açıkladı. Maalesef o açıklama çok erken yapıldı. 25 gün sonra da yapılabilirdi. Zaten ligler yeteri kadar ertelendi. Lig başlamadan 1-2-3 gün evvel de açıklanabilirdi. 3 hafta önce açıklanması gereksizdi. Biz de yanlış şekilde anlaşılarak gündem olduk. Bize bir soru soruldu, cevap verdik. O gün, şu an uygulanan sistemin adaletli olmadığını söyledik. Söylediklerim o an yanlış anlaşıldı. Anlayabiliyorum. O gün sessiz kalan rakiplerimizin kendi taraftarlarını ve sosyal medyalarını el altından devreye soktuğunu biliyoruz. Beşiktaş'ta muhalefette olan arkadaşlarımızın sosyal medya ayakları da katıldı. O andaki durumu anlayamayan, duygusal olan Beşiktaşlı kardeşlerimiz de vardı. Hepimiz duygusalızdır, ben çok iyi anlıyorum. Onlar da yanlış oldu şeklinde onlara katıldı. O anda da sanki TFF'nin aldığı bu karar doğruymuş algısı yaratıldı. Sonuç itibarıyla adaletten uzak olduğunu iddia ettiğimiz bu kararın, o günkü sıcak atmosferden etkilenilerek alelacele alınmış olabileceğini kendimize göre gerekli enstrümanlarla gündeme getirmeye başladık lig başladıktan sonra.
"O GÜN KONUŞMAMALARININ NEDENİ..."
İşin ilginç tarafı şu; o gün sessiz kalanlar, bugün biz 'Bu karar doğru değil' diye gündeme getirdiğimizde birden bire konuşmaya başladılar. O gün bizim düşüncemiz doğrultusunda bir karar alınmış olsaydı, o gün konuşmayanlar konuşacaktı. Eğer bugün konuşuyorsanız, o gün de itiraz edecektiniz. Bu net. Bunu ortaya koymakta fayda var. Herkesin dikkatini bir noktaya çekmek istiyorum. O gün konuşmamalarının nedeni, işlerine geldiği içindi. Bu yüzden sessiz kaldılar. Bugün bunu ispat etmişlerdir. Bugün konuşmaları, işlerine gelmeyen bir karar çıktığı takdirde konuşacakları, susmayacakları, itiraz edecekleri yönündedir. Bunu ifade ediyorlar zaten.
"TFF ALDIĞI KARARI DEĞİŞTİREBİLİR"
TFF, bu kararı almıştır. Değiştirebilir. Çünkü daha lig bitmedi. Değiştirmesini talep ediyoruz. Şu anki durumu adil bulmuyoruz. O gün, Kulüpler Birliği'nde 7 takımın temsilcileri şu andaki uygulamanın doğru olmadığını, ligden çekilen takımların oynamış oldukları maçları baştan beri yok hükmünde bulduklarını ifade ettiler. Diğer 4 tanesi bunun doğru olduğunu söyledi. Orada olmayan diğer 6 kulübe sorulacağı belirtildi. Bugün akşama kadar kulüpler yazılı bir şekilde görüşlerini bildirecekler. Nasıl bir sonuç çıkacağını inanın bilmiyorum. 7 tane kulübün 1-2 tanesi puan olarak avantajlı gözükse dahi diğer 5-6 tanesi hiçbir şekilde menfaatlenmemesine ve kısmen zarar görmelerine rağmen adaletin bu olmadığını söylemeleri çok ilginçtir. Çok ilginç, 'Bu karar işime geliyor ama bunun değişmesi lazım, Beşiktaş Kulübü'nün söylediği doğrudur' diyen 7 tane kulüp var. Diğer 4 tane kulüp ise; çok ilginç, onları da anlıyorum, saygı duyuyorum, hiçbir şekilde hatalı bulmuyorum; bizim puan tablosuna baktığımızda, bu işimize geliyor, diğeri gelmiyor diyip yürüyen sistemi desteklediler. Yani şu andaki puan durumuna göre işlerine geldiği içindir. Bunu net bir şekilde ifade etmişlerdir. Tepkili değilim. Saygı duyuyorum. Mevcut durumun yürümesini isteyenler, tamamen puan odaklıdır. Diğer şu anda yürüyen sisteme muhaliflerin ise dezavantajlı olsa dahi adaletli olmak gerektiğini söylemesi çok ilginç. Ben bunun üstünde durmak istiyorum. Sadece konu bu. Nokta. Benim teklifime muhalefet edenler sadece içinde bulundukları puan durumu nedeniyle muhaliftirler. Lehimizde olanlar 'Bu bize yaramasa dahi adalet bunu gerektiriyor' diyorlar. Tüm kamuoyunun dikkatini buraya çekmek istiyorum. O gün konuşmayanlar, bugün de konuşmasınlar. Ne oldu bugün! İşinize gelmeyen bir karar çıkabilir tedirginliğiyle mi konuşmaya başladınız. Demek ki, o gün de konuşacaktınız aleyhinize karar çıksaydı.
TFF diyor ki, '31 Mart tarihi itibarıyla, şubat sonunu kapsamak kaydıyla, herhangi bir kulübe bonservis borcunuz olmadığını, oyunculara, teknik kadroya borç olmadığını ve hatta vergi dairesine, devlete borcunuz olmadığına dair belgeler getirin diyor. TFF'ye diyoruz ki ekonomik durum var, bizi biraz vergi konusunda muaf tutsanız falan 'Olmaz' diyor. UEFA, 'Belgeleri getireceksin' diyor. İyi de UEFA'nın bu durumunu şart olarak kulüplerin önüne koyuyorsunuz da, UEFA'nın önünüze koymuş olduğu 'Ligden çekilen takım olursa, oynamış olduğu maçlar silinir' hükmünü niye yok sayıyorsunuz?
"SONUNA KADAR GİDECEĞİM"
Kulüpler Birliği burada bir karar alıp TFF'ye göndermeyecek. Kulüpler Birliği, benim talebim üzerine kulüplerin görüşlerini içeren yazılı veya sözlü beyanları TFF'ye iletmek üzere bir karar aldı. Lütfen karıştırmayın. 3'te 2 falan filan diye bir şey yok. Sonuna kadar gideceğim. Gitmek zorundayız. Çünkü, bu ligin adil olacağını düşünmüyorum.