Gaziantep FK-Fenerbahçe maçı sonrası çarpıcı yorum! "3 kırılma anı vardı"
Trendyol Süper Lig'in 20. haftasında Fenerbahçe deplasmanda Gaziantep FK ile karşılaştı ve sahadan 1-0'lık galibiyetle ayrıldı. Fotomaç Gazetesi yazarları, mücadeleyi çarpıcı ifadelerle değerlendirdi. İşte o yazılar... | Fenerbahçe haberleri (FB spor haberi)
Fenerbahçe HaberleriYayın Tarihi: 15.01.2024- 08:58 Güncelleme Tarihi: 15.01.2024- 08:58
ABONE OL
HATA YAPAN İÇERDEN KARIŞIR – ERMAN TOROĞLU
F.Bahçe için öyle bir maç ki böyle 3 puanlık filan değil! Geçen maç, G.Saray'ın puan kaybetmesi, bu karşılaşmayı çok farklı bir havaya soktu. G.Antep çok akıllı oynadı. Yarı sahayı ve kendi kalesini iyi korudular, sarı-lacivertlilere geniş alan bırakmadılar. F.Bahçe de bu alana gitti gitti, duvara vurur gibi geri geldi. İrfan Can girene kadar da oyunu çok kenara alamadılar.
Bu tip maçlarda iyi ver kaç yapmak, şut atmak, topu kenara almak lazım. Veya ceza alanı dışı ve içinde rakip eksilteceksin ki penaltı kazanacaksın. Vakit geçtikçe bunu yapmaya başladılar. İsmail'in değişiklikleri de neticesini vermeye başladı. Penaltıyı da kazandılar ama kaçan yine bir penaltı vardı… Zaman zaman şunu düşündüm, Tamam G.Antep iyi defans yaptı da F.Bahçe'nin arkasına bu kadar gitmemeyi düşünmek doğru muydu?
İşte bu maçın dönüm noktası bence bu. Çünkü G.Antep 0-0 olduğunda bir gol bulsa bu sefer F.Bahçeli oyuncuları üzerlerine çekeceklerdi. Golü yedikten sonra bunu düşünmeye başladılar ama iş işten geçmişti. Bu sefer kendi kalelerinde pozisyon gördüler. G.Antep'in iki yönlü oynayacak gücü yok. 'Benim adım Hıdır yapacağım budur' derler, işte böyle.
Bu galibiyet F.Bahçe için can suyu oldu. Çünkü lig öyle bir devreye girdi ki F.Bahçe-G.Saray'dan hangisi üst üste 2-3 maç hata yaparsa kendini geride bulur ve içerden karışabilir. Bunu iki taraf da biliyor. Hani Timur ile Beyazıt'ın vardı ya… Birbirlerinin parmaklarını ısırmışlar, birinden biri 'ah' diye bağırınca öteki kazanmış. Şu anda iki takım da böyle.
MAÇ ALAN KALECİ – EMRE BOL
Sumudica Fenerbahçe'yi iyi tahlil etmiş. Geride kalabalık bekleyerek sarı- lacivertli oyuncuların alan bulmasını engelledi ve kapılan topları hızlı kanatlarla ileriye taşıyarak sonuca gitmeyi planladı. Aslında maçın başından sonuna kadar oyun üstünlüğü Fenerbahçe'deydi. Hatta bu senenin en çok korner attığı ilk yarıyı yaşadı. Benim anlayamadığım bu kadar kornerin skora hiç katkı vermemesi.
İsmail Kartal'ın bu işe biraz daha fazla kafa yorması gerektiğini düşünüyorum. Zira korner yarı gol demek. Cengiz oyun karakterinin aksine çok fazla sıfıra inip içeri orta yapmayı denedi. Gaziantep takımı kendi ceza sahasında bu kadar kalabalıkken buna gerek yoktu. Tam aksine Cengiz'in içeri katedip atacağı şutlar çok daha etkili olabilirdi. İsmail hoca penaltıcısını aramaya devam ediyor. Dün de Dzeko penaltı kaçıranlar kervanına katıldı. Sanki Szymanski bu sıkıntıyı çözer gibi geliyor bana.
Yarı otomatik ofsayt sistemi birçok yeniliği de beraberinde getiriyor. Artık oyuncuların attıkları topları "daha ince" bir matematikle ayarlamaları şart oldu. Zira sistem gözün seçemediğini incelikle süzüyor. Yeni transfer Bonucci inanın 40 yıllık Fenerli gibiydi. Kendini yeni ispat eden genç oyuncular gibi istekli ama inanılmaz tecrübeli. Bu arada Livakovic Fenerbahçe kariyerinde ilk kez bir maç aldı. Hele son dakikalarda kurtardığı bir şut vardı ki; kurtardı maç bitti. İşte Fenerbahçe'nin kalecisi böyle olacak. Uzun sezonda en az 4-5 maçı alacak. Zorlu Gaziantep deplasmanından kazanarak dönmek önemliydi.
BERABERLİK YETMEZDİ! – GÜRCAN BİLGİÇ
Gaziantep'in "duvar" öreceğinden kimsenin şüphesi yoktu. Sumudica'nın tek "becerdiği" iş bu. Adam maçı kilitlemeyi çok güzel yapıyor. Ve bunun kurgusunda hızlı oyuncularıyla şansını deniyor. 1 puanın peşinde… Fenerbahçe aynı maçı Trabzonspor'a karşı da oynadı. Öyle kalabalık bekliyorlardı ki araya top bile sokamadılar. O maçı kaybetmişlerdi…
Aslında hedefe gitmenin altın kuralı işte dün gece; "Son dakika atıyorsan şampiyon olursun, son dakika yiyorsan olamazsın" Fenerbahçe'nin kazanma arzusu o kadar yüksekti ki 60'dan sonra rakibin yorgunluğu başladı ve maç bir "Hataya" baktı. İsmail Kartal'ın hamleleriyle, gollerin altındaki imzalar aynı oldu.
Trabzonspor maçında ikinci santrfor denememişti, bu kez denedi. Yorulan Tadic'i oyundan aldı. Bonucci gibi bir ustayı sahaya sürünce bir 6 numarasını (İsmail Yüksek) kenara çağırarak riske de girdi. "Beraberlik yetmez" maçın parolasıydı. Ve bunu gerçekleştirmek adına her şeyi denediler. Maçın 3 tane kırılma anı vardı.
1. Tadic'in "kulağıyla" ofsayta düşmesi, Szymanski'nin golünün iptal edilmesi. 2. Dzeko'nun kaçırdığı penaltı, bu oyuncuları böyle anlarda "Hata yapmasın" diye alıyorsunuz. Ne mazeret olursa olsun o penaltıyı Dzeko isen kaçırmayacaksın. 3. Livakovic'in müthiş kurtarışı. Son saniyelerde herkes saate bakarken Gaziantep takımı inanmaktan vazgeçmedi. Bir karambol, müthiş bir vuruş ve kurtarış. İrfan Can'ın attığı gol kadar önemli bir andı. Dediğimiz gibi; "Son saniyede yemiyorsan Şampiyon olursun.