Spor yazarları Fenerbahçe - Siltaş Yapı Pendikspor maçını yorumladı
Trendyol Süper Lig'in 29. hafta karşılaşmasında Fenerbahçe evinde Siltaş Yapı Pendikspor'u ağırladı. Karşılaşmayı 4-1 kazanan İsmail Kartal'ın öğrencileri zirve yarışını sürdürdü. Fotomaç Gazetesi yazarları ise karşılaşmayı flaş ifadelerle değerlendirdi. İşte detaylar... (FB spor haberi)
İlk 45 bittiğinde ortalık yanıyordu. Fenerbahçe futbol kalitesi olarak sezon ortalamasının bile çok altında kaldı. Pendik baskısı, oyunun sertliği, yatanın yerden kalkmaması, tempoyu düşürmek adına 17 kez faul yapmaları, Kadıköy'e bir "kör dövüşü" getirdi. Toplam 21 dakika uzatma geldi maça. Düşünün artık.
Halil Akbunar 10 dakika önce kaçırdığı golü, aynı yerden atınca sancılı gece kabus eşiğindeydi. Bu ilk defa olmuyor. Adına "taktik faul" denilen bu illet, bu oyunda var maalesef. Çözüm hakemin bunu fark edip, izin vermemesinde. 17 faulün karşılığı sadece iki sarı kart olunca, bahsettiğimiz yangının alevleri büyüdü, tribünleri sardı, gerilim arttı.
İsmail Kartal üç sarı kartlı defansından, ikisini yanına aldı ikinci yarı başlarken. Belki de bir planı fark etti, engellemek istedi. Yenik takım, defansif hamle yapıyorsa, kodlarını doğru okumak gerekiyor. Mert Hakan'ın imkansız golü ile birlikte, Kadıköy "inanan" havasına geri döndü.
Bu sezon ilk defa tribünler bir maçı böyle yüksek konsantrasyon ile oynadı. Her saniye içindeydiler sahanın. Onlar istedi, takım koştu. Takım koştu, goller geldi, rakibin kırmızıları ile beraber. İrfan Can Kahveci oyuna girişi ile birlikte ofansif organizasyonu bambaşka hale getirdi.
Sorun şu; İrfan Can'ın ayağı ceza alanı çizgisiyle temasta olduğu halde VAR penaltı kararını 2,5 dakikada verdi. Her maçta "nasıl vermeyiz, nasıl saymayız – sayarız" beklemesi yapıyorlar. İzah edemezler kendilerini, kimse inanmaz onlara. Avrupa'da Türk Bayrağı ellerinde, ligde "vazgeçmeyen" karakterleri ile sahadalar. "Hak edilmiş" şekilde sürekli yokuş çıkıyorlar. Helal olsun.
EMRE BOL - YORGUNLUK + STRES
Uzatmalarla birlikte 59 dakika oynanan maçta; topun oyunda kalma süresi 23 dakika! İşte aslında süper diye isim koyduğumuz ligimizin hali. Binlerce kez yazıklar olsun. Hakem Kadir Sağlam hata yapmamak için çok sık düdük çalınca maçın içine etti! İnanın ilk yarıda ne izlediğimizi anlamadık.
Halil'in golünde kaleci Livakovic'in büyük hatası vardı. Bu tip süzülerek gelen yakın toplarda çizgide beklemek olmaz. Çıkıp alacaksın. Fenerbahçe takımı golü yiyince sahada inanılmaz bir gerginlik başladı. Bir türlü şu anlamsız gerilimden kurtulamıyorlar. Biraz sakin olunsa, hakemle, rakiple uğraşılmasa rahatça kazanılacak maç, panikten zora giriyor.
Cengiz ve Krunic yine çok etkisiz kaldılar. İsmail hoca hayali Fred-Krunic ikilisi sanki olmayacak gibi görünüyor. Krunic temaslı oyuna giremediği sürece bizim ligimizde çok zorlanır.
İkinci yarı daha derli toplu bir Fenerbahçe vardı sahada… Lakin Avrupa'da oynanan eforlu maçın etkileri hissedildi. Gerçekten çok yoruldular. İrfan Can büyük kalite. Oyuna girmesiyle Pendikspor'un bütün dengesini bozdu. Cengiz şu anki durumuyla onunla asla rekabete giremez. İrfan Can varsa İrfan Can oynar.
İbrahim Üzülmez sadece kaos futbolu oynatıyor. Sadece faul yaparak ve yere yatarak maç kazanamazsın dostum. Açıkçası yorgunluk nedeniyle maçın zor olacağını düşünmüştüm. Ama yorgunluk üzerine bir de stres eklenince daha zor bir karşılaşma oldu. Şimdi rota yeniden Avrupa… Sonrasında ise Trabzon deplasmanı var. Bu zor virajda İsmail Kartal'ın oyuncularını ekonomik kullanması lazım. Önünde iki kulvarda oynayabileceğin 15 maç var. Hepsini kazan, hem ligin hem Avrupa'nın kupasını müzene götür. Zor ama imkansız değil.
ERMAN TOROĞLU - KÖTÜNÜN KÖTÜSÜ HAKEM
Nereden bakarsanız bakın dünkü doksan dakika her açıdan çok kötüydü.. Hakem kötü, futbolcuların çoğu iyi niyetli değil. Pendikspor öne geçtikten sonra futbolcularının hepsi üçer, beşer dakika yerde yattılar. Güzel olan Mert Hakan ve İrfan Can'ın golleriydi.
İkinci yarı İsmail Kartal, doğru değişiklikler yaptı, Fenerbahçe biraz futbol oynamaya başladı. Yalnız şunu söyleyeyim; Fenerbahçeliler, maça mental olarak iyi hazırlanmamışlar. Pendikspor düşme hattında bir takım, her şeyi deneyecek. Siz ona göre oynayacaksınız. Ama Pendikspor uzun süre istediğini yaptı ve Fenerbahçeli oyuncuları sinirlendirdi.
Hakem için "Kötü değil, çok kötü" cümlesini kullanmak lazım. Çünkü maçta iki takımı da psikolojik olarak iyi çözemedi. Oyunu çözemedi, tuhaf tuhaf kararlar verdi, sonunda da çarşafa dolandı. Ancak maalesef Türkiye'de futbolumuz bu. Nereden baksan elde kalıyor. Bir pozisyon var ceza alanı üzerinde dışarıda mı? Benim görüntüden gördüğüm kadarıyla ve tahmin ettiğim pozisyonun temas noktası dışarıda. Ancak 5 dakika bekledikten sonra pozisyon çizgi üzerinden penaltıya geldi.
Şu açık ve net; Hakem, maçı kaldıramadı. İlk yarı, Fenerbahçeli oyuncular gereksiz sinirlendiler ve oyun aleyhlerine gözüktü. İkinci yarı Pendiksporlu oyuncular gereksiz sinirlendiler, o zaman da oyun onların aleyhine döndü.
Maçın oyunda kaldığı süreler, çok az. Kör dövüşü gibiydi. Sinir sistemlerinin gerildiği karşılaşma Fenerbahçe'nin galibiyeti ile rahatladı. Tabii en fazla rahatlayan da hakem oldu!? İstanbul'da üç büyük takıma karşı iki ya da üç gol atamazsan zor puan alırsın. Bizim zamanımızda da böyleydi, şimdi de böyle. AVAR mı diyorsunuz... Ne VAR'ı, ne AVAR'ı? Hepsi hikaye!