Spor Toto Süper Lig'in 36. haftasında sahasında Trabzonspor ile 1-1 berabere kalan Galatasaray'da teknik direktör Fatih Terim, açıklamalarda bulundu. Deneyimli teknik adam Avrupa Süper Ligi konusuna da değindi.
İşte Fatih Terim'in o sözleri:
O günden beri gelişen olayları takip ediyorum. 12 kulübün bir başkaldırışı görünüyor. Açıkçası 1990'ların sonunda da böyle bir şeye esasında kalkıştılar. 20 takımlı gibi. Sonunda UEFA ile masaya oturup, pastanın büyümesini sağladılar. Burada mesele pasta. Kimin ne kadar pay alacağı mevzusu. Artık zengin daha da zengin, daha çok zengin olmak isterken zengin olmayanı da oyun dışına itelim öyle mi? Bu noktada büyük kulüplerin taraftarlarının verdiği reaksiyonu gördüm. Çok da bunu önemsiyorum. UEFA Başkanı Aleksander Ceferin futbolun geleceği için açıkçası iyi bir mücadele verdi. Bunun önüne de set oldu. UEFA Başkanı futbolun herkese ait olduğunu hatırlattı. Bu süreçte UEFA Başkanı Aleksander Ceferin ve FIFA Başkanı Gianni Infantino'nun yanında durduğumuzu söylemek isterim. UEFA Başkanı'nın kulübümle ilgili açıklamalarının, kulübün hakkındaki sözleri hoşuma gitti. Bunu takip ettim. Çünkü açıkçası bazen hatırlatmakta yarar olduğunu düşünüyorum. 20 sene geçse de. Galatasaray 2000 yılındaki UEFA şampiyonluğunu söz konusu kulüplerin dışında da birilerinin hem de o zamanlarda Türkiye'den çıkıp zirveye yükselebileceğini göstermesi açısından tarihi eşiklerden biriydi Türkiye adına. O yüzden bugün Avrupa Süper Ligi projesinin üzerinden kurulması düşünülen İtalyan, İspanyol, Alman ve en sonunda İngilizlerin 5 takımını birden yenerek, hiç mağlup olmadan UEFA Şampiyonu olan Galatasaray. O yüzden Ceferi'nin örneği bu yüzden hiç tesadüfi değildir. Bu noktada Atalanta, Dinamo Zagreb, Celtic, Rangers ve Galatasaray gibi takımların kendileri için ne kadar önem taşıdığını hatırlatması önemlidir. Hatırlatması kadar bizim de ders çıkartmamız gerekiyor bundan. Her ne kadar zaman zaman yaptığımız bu başarılar o gün için Avrupa şampiyonu olmak unutturulmaya çalışılsa da Galatasaray da hala Türkiye'nin en büyük markası. Hala Avrupa'daki diğer kulüplere örnek gösterilen bir kulüp. Hala milyonlarca gencin hayal etmesini sağlayan ve onların umudu olan bir kulüp. Bizim bu büyüklüğü hatırlayıp, bu büyüklüğe göre hareket etmemiz ve kulübümüzün sahip olduğu kaynakları bu amaç doğrultuda kullanmamız gerekiyor. UEFA ve FIFA'nın bu konuda yalnız olmadığını ifade ediyorum. Bir futbol adamı olarak yanlarındayım.