Spor yazarları Galatasaray - Sparta Prag yorumladı!

Şampiyonlar Ligi'nde grubunda 3. olarak UEFA Avrupa Ligi'ne katılmaya hak kazanan Galatasaray, play-off turunda sahasında Sparta Prag'ı ağırladı. Uzatma dakikalarında Mauro Icardi'nin attığı golle rakibini mağlup eden sarı-kırmızılılar avantajı elde etti. Fotomaç Gazetesi yazarları da karşılaşmayı flaş ifadelerle değerlendirdi. İşte o sözler...

ZEKİ UZUNDURUKAN - ICARDI; BİR GOLCÜDEN FAZLASI

İstanbul'da yağmurlu ve buz gibi bir havaya rağmen RAMS Park'ın tribünleri tıklım tıklım doluydu. Sarı-kırmızı bir çiçek bahçesi gibiydi tribünler. Olağanüstü bir coşku vardı... Helal olsun Galatasaray taraftarına! Destek dediğin böyle olur. Takımları sahada, onlar tribünde savaş verdi yeni bir zafer için...

Sparta Prag, maçın başında iki net pozisyona girdi. Nelsson ve Kaan Ayhan'ın yaptığı hatalar az daha bize pahalıya mal oluyordu. 15. dakikadan sonra oyun üstünlüğünü ele geçiren Galatasaray, önce Barış Alper ile net bir pozisyondan yararlanamadı. Ama bu pozisyon golün da habercisiydi.

Maça çok iyi başlayan Kerem Demirbay, Icardi'nin harika pasıyla soldan adeta hızlı bir tren gibi rakip kaleye indi ve sol ayağı ile topu iğne deliğinden geçirdi. Mükemmel bir gol attı Demirbay! Bu golden sonra Sparta Prag uzun süre kendine gelemedi.

Dün sahada çok farklı bir Icardi vardı. Orta sahaya kadar gelen Icardi, Galatasaray'ı bir maestro gibi yönetti. Barış Alper'e, Mertens'e, Kerem Aktürkoğlu'na harika servisler yaptı. Icardi bir golcüden daha fazlası... Yüreği ile Galatasaray sevdası ile oynuyor. Sorumluluk alıyor, bencillik yapmıyor, bütün takıma öğretmenlik, bilgelik yapıyor!

İlk yarıda Muslera, karşı karşıya iki pozisyonu çıkararak, büyük kaleci olduğunu dün bir kez daha belgeledi. İkinci yarının hemen başında golü yedik. Talihsiz bir gol klişesi var ya işte tam böyle bir gol... Sparta Prag Teknik Direktörü Brian Priske, duran top antrenörlüğünden teknik adamlığa geçti. Midtjylland'da savunma ve duran top antrenörüydü. Sparta Prag'ın beraberlik golü de bir duran top organizasyonundan geldi.

Sağ bekte görev yapan Preciado etkili bindirmeleri olan bir oyuncuydu ve gol de bu oyuncunun ayağından geldi. Yediğimiz golden sonra Icardi ile tabelayı yeniden değiştirmeye çok yaklaştık. 53'te Icardi müsait pozisyonda direğe takıldı. Çok net bir pozisyondu, bu gol nasıl kaçtı, inanılır gibi değil... Art arda pozisyonlar bularak maçı tek kaleye çevirdik ve sonucunu da aldık.

Mertens'in harika şutu ile 2-1 öne geçtik. Gole daha sevinemeden, Nelsson, gole giden Birmancevic'i yere indirince direkt kırmızı kart gördü. Ardından Sparta Prag'ın beraberlik golü Kuchta ile geldi. Skor 2-2 oldu. Savunmada çok hatalar yaptık. Kenar beklerimiz çok kolay orta izni verdi rakibe. 10 kişi kaldıktan sonra Aslanlarımız sahada, taraftarımız tribünde büyük şok ve moral bozukluğu yaşadı.

80'de Prag da 10 kişi kaldı... Tribünler tekrar coştu. 90'da savunma arkasına sarkan Wiesner'in karşı karşıya kaldığı pozisyonda attığı şutu Muslera yüzüyle çıkardı. Bu kurtarış galibiyetin ateşini yaktı. 90+1'de büyük usta Icardi, ceza yayı üzerinden yaptığı düzgün vuruşla topu köşeye gönderdi ve milyonlarca Galatasaray taraftarını coşturdu.

Icardi attı, attırdı ve rövanş öncesi avantajı Aslan'a getirdi. Sarı-kırmızılılar önümüzdeki haftaki rövanşa daha iyi hazırlanmalı. Skor avantajı var ama Sparta Prag çok diri bir takım.

SERKAN KORKMAZ - SÜPER NANDO

Galatasaray şampiyon olduğu gün "sol bek şart" deniyordu. Avrupa macerasını yeni yıla taşımış, bir de transfer dönemi atlatmış G.Saray, Avrupa'da oynatamadığı bir sol bek alıp eldeki iki sol bekini (Angelino ve Kazımcan) göndermiş halde Sparta Prag maçına çıktı.

Gerçekten çok acayip. Sadece G.Saray değil, diğer büyük ekipler de kadro yapmayı, takım mühendisliğini bu kadar beceremiyor olamazlar. Sokakta top oynayan çocuklar bile hangi takımın neresi eksik neresi fazla biliyor.

Üçlü oynayan rakibi karşısında hücum edebilen bekleri olmayan Galatasaray, fizik güç ve kondisyon açısından hayli eksik kaldığı rakibine ilk dakikadan itibaren üstünlüğü kaptırdı. Icardi, sıklıkla orta sahaya gelip harika paslarıyla takımını maçta tuttu ve son haftaların parlayan ismi Demirbay'la maçın ilk golü geldi.

İlk yarıyı önde tamamlayarak soyunma odasına gitmemiz harikaydı ama kıymetini bilemedik. İkinci yarının başında yediğimiz komik gol, ardından Mertens'in golü, Nelsson'un kırmızı kartı ve rakipten gelen bir gol daha maçı 2-2'ye getirdi. Eksiktik ve artık kazanmayı bir kenara bırakıp beraberliğe razı olmuştuk ki İspanyol hakem ikinci sarıdan Çekler'i de eksiltti ve kafamızı kaldırdık.

Umutlanmıştık; "atar mıyız ya bir tane daha" diye düşünmeye başlamıştık. Muslera kritik kurtarışlar yapıyor, tribün galibiyet için sesini sınırlarında kullanıyordu. Derken sahneye Icardi çıktı. Skoru (3-2) tayin etti ve umutlarımızı Prag'a taşıdı.

Galatasaray taraftarı bir kez daha takımına önce on ikinci sonra on birinci adam oldu. Icardi golle döndü. Kazandık kazanmasına ama… Lafı daha fazla uzatmadan son cümlemi yazayım; çok şükür, Muslera onların değil, bizim kalecimiz…

LEVENT TÜZEMEN - SEZONUN GERİ DÖNÜŞÜ

Galatasaray, bu sezon Avrupa'da en önemli geri dönüşünü Sparta Prag'a karşı yaşadı. Çek takımı, kolay lokma olmadığını bizlere gösterdi. Özellikle, ayağa iyi pas yaparak, hücuma çabuk ve etkili çıkarak Galatasaray'a ciddi sıkıntılar yarattı. Başta Muslera olmak üzere görev yapan tüm oyuncular 10 kişi kaldıkları dakikalarda bile maçı kazanma coşkusundan hiç vazgeçmediler.

Kerem Aktürkoğlu, Barış eğer final vuruşlarında doğru tercihler yapsalardı, gol attırmak yerine kendileri golü deneselerdi Galatasaray daha farklı bir galibiyeti yakalardı. Mertens, müthiş oynadı, Galatasaray'ı öne doğru taşıdı, arkadaşlarını hırslandırdı. Berkan çalışkanlığı ile ön plana çıktı. Torreira, orta alanda sayısız top kazandığı gibi, rakipten çok fazla top çaldı.

Galibiyet golüne imza atan Icardi, belki bir vuruşta direğe takıldı ama Galatasaray'ın geliştirdiği hücumların çoğunda resmen asist yaptı. Rakip önünde çok akıllıca duvar oldu. Kerem Aktürkoğlu ve Barış'ın kaçırdığı gollerin pasını verdiği gibi müthiş bir gol atan Kerem Demirbay'a da gol olabilecek mükemmel bir pas verdi.

Eğri oturup, doğru konuşalım. Çekler kolay lokma değil. Özellikle Galatasaray rövanşta rakibe geniş alan vermemeye özen göstermeli, defans arkasına rakip oyuncular kaçmamalı. Nelsson, böyle bir pozisyonda atıldı. Galatasaray, moralini yükseltecek müthiş bir geri dönüşle Avrupa maçını kazandı, taraftarını da coşkuya boğdu.

Okan hoca, Çeklerin analizini canlı olarak yaptı. Rövanşa mutlaka oyun formülü üretmeli. Çekler, geniş alan bulamadığı sürece etkili olamaz. Bu alanları da Okan Buruk takımına verdirmemeli.

DİĞER HABERLER

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.