Spor yazarları Galatasaray-Trabzonspor maçını değerlendirdi

ZEKİ UZUNDURUKAN - 12 MAÇTA NEREDEYDİN EY VAR! Trabzonspor'un şampiyonluk yarışına devam edebilmesi için kazanmaktan başka çaresi yoktu. Gündüz saatlerinde A Spor'daki yayında şunları söylemiştim: 'Bu maç hata kaldırmaz. Hakem hatası olursa ortalık yangın yerine döner. Cüneyt Çakır'ın, VAR ile uyum içinde olması şart' demiştim. İlk yarıda Donk-Da Costa mücadelesi dışında VAR ile Cüneyt hocanın uyumu mükemmele yakındı. O pozisyonda Donk, ceza sahasında Da Costa'yı sırtından itiyor. Bu pozisyonda da VAR'a gidilseydi; penaltı verilebilirdi. İlk yarıda 3 kritik pozisyon vardı. Cüneyt hoca, bu pozisyonları es geçti. Ama VAR'ın başındaki Ali Palabıyık, 32'de Da Costa-Feghouli mücadelesi için Cüneyt hocayı VAR'a çağırdı. Feghouli, Da Costa'ya tekme attığı için pozisyon kırmızı kartlıktı. Ve hakem de VAR uyarısı ile kırmızı kartı çıkardı. 6 önemli oyuncusundan yoksun olan Galatasaray, bir de 10 kişi kalınca Trabzonspor daha rahat oynamaya başladı. 38'de Donk'un ceza sahası içinde Sörloth'un ayağına yaptığı müdahalenin penaltı olduğunu ben anında gördüm. Ama Cüneyt hoca, bu önemli pozisyonu da atladı. Ama dünkü maçta iyi çalışan VAR yine devreye girerek, Cüneyt hocadan pozisyonu seyretmesini istedi. Hakem de penaltıyı verdi. Sosa'nın penaltı vuruşunda top adeta füze gibi 90'a gitti. 'TRABZONSPOR NOVAK'LA BİR AN ÖNCE SÖZLEŞME UZATMALI' Pereira'nın yokluğunda sağ bekte görev yapan Kamil Ahmet, çok iyi bir maç çıkardı. İkinci yarıda Ndiaye'nin köşeye giden şutunu ve Abdülkadir'in enfes bazukasını Okan müthiş çıkardı. Donk, Galatasaray savunmasında çok kritik müdahaleler yaparak, Sörloth'u çok zorladı ama Kral, derbiye son noktayı koyan nefis bir gol attı. Novak'ın attığı kafa golünde Sosa'nın adrese teslim ortası da klasına yakıştı. Sosa dünkü maçta takımını penaltıdan öne geçirdi, 1 de asist yaparak görevini yerine getirdi. Bu arada Trabzonspor, Novak'la bir an önce sözleşme uzatmalı. Bu kadar gol atan bir bek, majör liglerde bile yok. 'VAR NEDEN 12 MAÇTA HAKEM KURBANI OLAN TRABZONSPOR İÇİN DEVREYE GİRMEDİ?' Demek ki neymiş, 'hakemler hata yapar ama VAR devreye girer ve doğru bulunur.' Peki dünkü maçta çalışan VAR, bu sezon 12 maçta hakem kurbanı olan Trabzonspor için neden devreye girmedi? Özellikle de Trabzonspor ile Başakşehir arasında oynanan maçta Nwakaeme'ye Skrtel'in yaptığı penaltı neden verilmedi? Hadi hakem görmedi ve çalmadı! Peki VAR? MHK Başkanı da o maçta verilmeyen penaltı için hakemlerine çok sert bir uyarı yazısı gönderdi. O maç yüzünden belki de Trabzonspor şampiyonluğu kaybedecek! Peki bunun hesabını kim verecek? MHK Başkanı mı, yoksa Trabzonspor'u 12 maçta yakan hakemler mi? Bekleyip göreceğiz. Ama dünkü derbiyi 3-1 kazanarak puan farkını 2'ye indiren Trabzonspor'un şampiyonluk şansı, en az Başakşehir kadar var. 'HÜSEYİN HOCA TRABZONSPOR'UN YENİ ŞENOL GÜNEŞ'İ OLACAK' Yeter ki kalan 4 haftada VAR iyi çalışsın. Hakemler, adil olsun! Yani şampiyonluğu sahadaki mücadele belirlesin; hak eden şampiyon olsun! Yeter artık yeter! Önce Fenerbahçe, sonra Beşiktaş, sonra Galatasaray yarışın dışına itildi. 12 maçta da Trabzonspor devre dışı bırakılmaya çalışıldı. Ama Trabzonspor, hakemlere rağmen yarışı son maça kadar sürdürecek kalitede bir takım, bunca maçta hakem kurbanı olmasına rağmen belki de şampiyon olacak.... Özellikle de Hüseyin Çimşir, kocaman bir alkışı hak etti. Geldiği günden beri maç kaybetmedi. Takımı, şampiyonluk yarışını sürdürüyor. Kupada da finalde Trabzonspor... Daha ne yapabilir ki bir teknik direktör! Hüseyin hoca, Trabzonspor'un yeni Şenol Güneş'i olacak... ERMAN TOROĞLU - FEGHOULI-TERİM Maçın 32. dakikası yani 3'te 1'i oynanıyor ve 11'e 11... Da Costa ile Feghouli ikili mücadeleye giriyorlar. Da Costa topa hamle yapıyor, dokunuyor öyle sert hareket değil. Ama Feghouli kurşun yemiş gibi kendini yere atıyor. Atarken bir anda kendine geliyor, o kurşun yemiş adam kurşun yemişliğin hırsıyla yerden rakibinin göğsüne taban vuruyor. Pozisyon hakemin gözünün önünde. Türkiye'nin 1 numaralı hakeminin... 'FEGHOULI TAKIMINI RESMEN SATIYOR' Cüneyt Çakır sarı kartı veriyor, sonra VAR çağırıyor, kart kırmızı oluyor. Yani Cüneyt şunu diyor: Ben vermedim VAR verdi kırmızıyı. Aslında pozisyon kırmızılık. VAR'dan evvel kendisinin vermesi lazım. Yani Feghouli takımını resmen satıyor. Yani Feghouli maçın 3'te 2'sini takımına 10 kişi oynattırıyor. Ondan sonra dünyanın parasını alacak, profesyonelim diye boy gösterecek maşallah. Pozisyonlar yine devam ediyor. Bu kez Sörloth pozisyona giriyor, topa vuruyor. Top 2 metreden auta doğru gidiyor. Arkadan Donk, Sörloth'un bileğine hareket yapıyor. Eğer Donk bu hareketi topa vurmadan yaparsa poziyon net penaltı ama Sörloth topa vuruyor, top en az 3-4 metreden auta gidiyor hakem de aut veriyor. Sonra Donk'a da kart gösterebilirsin... N'oluyor? VAR yine çağırıyor. Bu sefer penaltı veriyor. Yani Cüneyt idare etmiyor, VAR'daki Ali Palabıyık idare ediyor maçı. Yani şunu diyecek sonunda: Ben vermedim o verdi. Vay uyanık vay... Bizim hakemlerimiz zaten cin olmadan şeytan oluyorlar. Ve Türkiye'de futbolu bilmeyenleri yiyorlar. Arkalarına basından da adamları alıyorlar yürü ya kulum. Galatasaray 10 kişi kalmasına rağmen mücadelesine devam ediyor ama gücü yetmiyor. Şimdi aşağıdan gelenler de Galatasaray için tehlike artık. Fenerbahçe ile Beşiktaş... Şimdi şurda biraz duralım. Galatasaray daha sezon bitmeden bu kadar kırmızı ve sarı kart görüyorsa bu şu demektir: 1- Teknik direktörün takımın üzerinde otorite boşluğu vardır. 'GALATASARAY BÜYÜK ÇÖKÜŞÜN İÇİNDE' Fizik gücü 90 dakikaya yetmeyince futbolcuların sigortası atıp patır patır dışarı çıkıyorlardır. Ve bir takımda bu kadar sakat olursa yine aynı sebepler vardır. Yani herkes aynaya bakınca kendisiyle hesaplaşacak. Galatasaray takımı büyük çöküşün içinde. Önümüzdeki sene Kupa 2'ye de gidemeyebilir. O zaman ne olacak merak ediyorum. Trabzonpor için ya tamam ya devamdı, devam dediler. Yani Başakşehir'i çomaklamaya devam ettiler. Eğer berabere kalsalardı şampiyonluk için lig bitmiş olacaktı. NECMİ PEREKLİ - ÖNCE ENDİŞE SONRA NEŞE Trabzonspor, İstanbul deplasmanında zorlu rakibi Galatasaray ile oynadığı maç kendi açısından fevkalade kritik ve şampiyonluk yolunda mutlaka aşılması gereken bir engeldi. Fakat bordo-mavililer, bu engeli zor da olsa aşmasını bildi. İlk yarıda yakaladığı penaltıyı değerlendirirken rakibi Galatasaray'ın akabinde 10 kişi kalması da doğrusu Trabzonspor için bulunmaz fırsattı. 'ŞAMPİYONLUK YOLUNDA TESADÜFEN YÜRÜMEDİĞİNİ BU MAÇLA GÖSTERDİ' Esasını ararsanız oyun ilerledikçe Galatasaray'ın bırakın 10 kişi kaldığı bahanesini başta yaptığı iki atağın dışında bordo-mavili kalede doğru dürüst bir pozisyonu yoktu. Bu futbol ve oyun mantığı ile zaten Galatasaray'ın Trabzonspor'u sahadan mağlup ayırması asla mümkün gözükmüyordu. Zira galibiyete inanan ve en çok kendisine puan lazım olan Trabzonspor sahada maçı almak adına hem düzgün hem de kurallara uygun futbolu ortaya koyarken şampiyonluk yolunda tesadüfen yürümediğini bu maçla da gösterdi. Golü bulduktan sonra eskiden eleştirilen takımın geri çekilme hastalığı bu maçta görülmedi. Demek ki takımın hocası Hüseyin Çimşir bu zaafı atlatarak takıma yeni bir konsept kazandırmış gözüküyor. Zaten bundan sonra da Trabzonspor rakibini iyice sıkıştırmaya başladı ve bu arada galibiyeti perçinleyen ikinci golü Novak ile buldu. Trabzonspor bu maçta ortaya koyduğu futbol ile gerçekten rakiplerin dahi taktirini kazanırken sahaya konulan bu futbol tablosunun ressamını da kutlamadan geçemeyeceğim. Artık bundan sonra sahalarda rekabete açık Başakşehir ile Trabzonspor kalmış oluyor. Gelecek 4 maçta sinirlerine hakim olan fırsatları iyi değerlendirip puan cetvelinde hesabı tutturanlar bu işi görecek. LEVENT TÜZEMEN - DEVLER LİGİ GİTTİ Galatasaray'da yönetimler ve teknik adamlar artık Kuzey Afrika'dan oyuncu almayı bırakmalıdır. Belhanda, Feghouli gibi Kuzey Afrikalı oyuncuların disiplin ve öfke sorunları var. Bu iki oyuncu, kaliteli ayaklara sahip olsalar dahi saha içerisinde kendilerine yapılan sert hareketlerden sonra 'rövanş faul' mantığı ile hakemin kararını beklemeden rakibe cezayı kendileri kesiyorlar. 'FEGHOULI'NİN TEKMESİ GALATASARAY'IN AVRUPA HEDEFİNE ATILDI' Bu doğru bir profesyonellik değil. Feghouli, oyundan atılıncaya kadar golcüsü olmamasına rağmen daha iyi top çeviren, Trabzonspor kalesine etkili paslarla gitmeye çalışan taraf Galatasaray'dı. Özellikle Feghouli, ardından da Belhanda iki net gollük pozisyonu değerlendiremedi. Feghouli'nin Da Costa'ya attığı tekme aslında Galatasaray'ın üçüncülük ve Avrupa hedefine atılan tekmeydi. Sosa, Sörloth, Ekuban gibi kaliteli ayaklara sahip Trabzon'a karşı bir kişi eksik oynamak kolay değildir. Nitekim eksik kalmanın zaaflarını Galatasaray, rakibine verdiği pozisyonlarla yaşadı. Donk'un Sörloth'a yaptığı hareket bence penaltıydı. Sörloth topa vurmuş, top auta çıkmış, sonra Donk'un ayağı geliyormuş... Ben bu söylemlere katılmıyorum. Çünkü Donk'un hamlesi sonucu Sörloth'un ayak bileği bile kırılabilir. 'KALAN HAFTALAR GALATASARAY'A ZULÜM OLACAK GİBİ' Galatasaray'da yönetimin çatırdaması, kişilerin birbirleriyle konuşmaması, Başkan Cengiz'in hastalığından dolayı kulüple haklı olarak fazla ilgilenememesi Galatasaraylı oyunculara da olumsuz yansımış. Parası ödenmediği için Onyekuru'nun elini kolunu sallayıp gitmesi Galatasaray yönetimindeki çaresizliği maalesef ortaya koyuyor. Onyekuru'suz Galatasaray, Trabzon kalesine hızlı hücum yapamadı. Terim'in ikinci yarıya Sekidika-Linnes ikilisi ile başlaması G.Saray'ın gol isteğine çözüm olmadı. Trabzon, oyunu istediği gibi kontrol etti. Novak'ın golü Trabzon'un şampiyonluk umutlarını yeşertti. Kalan haftalar Galatasaray'a zulüm olacak gibi görünüyor. Terim, kalan 4 maçta çözüm üretemezse Galatasaray ligi ilk 5'in içinde bitiremez. SERKAN KORKMAZ - FEGHOULI'NİN SEÇİMİ Tahta açıldığı andan itibaren bahis oranları Galatasaray'ı favori gösteriyordu. Günlerce süren bu garabet, anca başlama vuruşuna bir kaç saat kala, 0.15 (2.35 - 2.20) farkla Trabzonspor'un favori oluşuyla son bulmuştu. İtiraf edeyim ki; sakatlanan Muslera, Falcao ile Lemina'nın ardından Onyekuru da gidince Trabzonspor'un farklı ve rahat kazanacağını düşünüyordum. Galatasaray her şeye rağmen, Başakşehir maçında olduğu gibi rakibinden daha iyi oynuyordu ve bahis oranları maçın 15. dakikasında yine Galatasaray lehine değişmişti (2.05-2.40)... Ta ki; 32. dakikaya kadar ciddiyetsiz oyunuyla dikkat çeken Feghouli, tuhaf performansını, o dakikada gördüğü aptalca kırmızı kartla taçlandırana(!) dek... Ve ibreyle birlikte oranlar da bordo mavililer lehine döndü. 'ALİ PALABIYIK CÜNEYT ÇAKIR'I DA İPTEN ALDI' VAR'daki Ali Palabıyık, gerek kırmızı kart pozisyonunda, gerekse Donk'un Sörloth'a yaptığı harekette devreye girerek doğru kararları verdirtti ve sadece kendisini değil Çakır'ı da adeta ipten aldı. 'Cüneyt Çakır, zaten iki kez lazım olduğu maçta ne işe yaradı?' diye sormak hiç abes kaçmaz. Çakır, neyse ki, Taylan'a yapılan penaltıyı gördü. Özetle; Feghouli saçmalamasa süper ligde şampiyonluk yarışı dün akşam Başakşehir lehine bitmişti. Ligin son dört haftasında son derece özel oyunculara sahip Trabzonspor'dan düşük performansına rağmen puan kaybı beklemiyorum. Şu anki lider Başakşehir'in küme düşme adayı takımlarla oynayacağı maçlar şampiyonu belirler. REHA KAPSAL - BASKI Galatasaray'ın özellikle pandemi sonrası Rize deplasmanındaki görüntüsü; hem takımın fiziksel hem de mental olarak o süreyi iyi geçirmediğini göstermişti. Fatih Terim'in formsuzluğu da eklenince, bu süreç en son Trabzon maçına kadar geldi. Ve de Trabzon'a karşı da takım olarak saha içinde reaksiyon vermeyen, kazanma duygularından uzak bir şekilde sıkıntılı bir görüntüsü vardı. Bir de buna Feghouli'nin sorumsuz davranışından sonra Cüneyt Çakır'ın doğru gösterdiği kırmızı kart eklenince; Galataaray saha içinde hem oyun anlamında hem de oyuncu anlamında eksik kaldı. Trabzon iyi oynadığı bir maçta, tek düşüncesi galibiyet olarak geldiği İstanbul'dan 3 puanla ayrılmasını bildi. Sarı-kırmızılılar bu Trabzon maçı değil, esasında ligin ilk yarısında ve de sezon başında yapılan transfer hatalarıyla, zaten şampiyonluktan uzaklaşmıştı. Arada 10 maçta 26 puan çıkarmasına rağmen, kredisiz oynanan maçlar sonucunda şampiyonluktan uzaklaştılar. Trabzon özellikle Hüseyin Çimşir oyun planında ön alan 'BASKISIYLA' oyuna başladı bu doğru bir taktikti. Ve de o 'BASKININ' sonucunda 6. dakikada Ekuban o golü atsaydı zaten maç kopmaya doğru giderdi Trabzonspor lehine. 'FUTBOLDA BASKI İYİDİR' Hüseyin hoca takımı, hem taktik hem de mental açıdan bu maça iyi hazırlamış. Genelde Trabzonspor'da maçın önemini, neler kazanıp, kaybedeceklerini saha içinde çok iyi bilen bir oyuncu topluluğu vardı. Özellikle son 2 maçta kaybedilen 4 puan, Trabzonsporlu oyuncular üzerinde baskı yaratmıştı. Futbolda 'BASKI' iyidir. Bu baskıyı doğru da yönetip, kullanılmasını saha içinde sağlamak da gerekir. Çünkü bu kadar büyük paralar kazanan oyuncular, baskı mazeretini göstermemeli. Bordo-mavili oyuncular, o baskıyı doğru bir şekilde üzerlerinde hissederek, sahada başarılı olmak, şampiyonluk yarışında son 4 haftada 'SON SÖZÜNÜZÜ SÖYLEMEDEN LİG BİTMEZ' adına, takım halinde çok iyi oynayarak galibiyeti hak ettiler. Ve çok önemli bir deplasmandan 3 puanla dönerek, son 4 haftada şampiyonluk şansını sürdürdüler. Artık Başakşehir'in de puan kaybetmesini bekleyecekler.