YÖK Başkanı Saraç, "Yükseköğretimde Online Eğitime Yönelik Ulusal Bir Yol Haritasının Hazırlanması" başlıklı makalesinde Covid-19 salgınından sonra dünya genelinde 300 milyondan fazla insanın artık iş yerlerinde veya sınıflarında olmadığından bahsetti. Dünya genelinde yükseköğretim sistemlerinin Ocak 2020 sonrasında aynı kalmayacağını belirten Saraç, "Online eğitimin daha büyük bir rol oynayacağı ve Covid-19 öncesinde daha az tercih edilen MOOC eğitimlerinden daha fazla faydalanılacağı muhtemeldir. 2020 Uluslararası Yükseköğretim Forumu'nda, Covid-19'un dünya genelinde yükseköğretim sistemine, eğitim-öğretim metodu, araştırma, uluslararasılaşma, hareketlilik konularında derin etkiler ve değişiklikler getireceği yönünde söylemler gerçekleşti ve bugün itibariyle, dijital eğitime artık yoğun bir akın başlamıştır" ifadelerini kullandı.
Saraç, virüsün Türkiye'ye gelmeden önce YÖK'ün salgının üniversiteleri nasıl etkilediğini incelemeye aldığına dikkat çekerek, "Bu hazırlık, Türkiye'nin pek çok Avrupa ülkesine ve Amerika'daki pek çok üniversiteye göre daha hızlı karar almasını ve net uygulamalar için düzenleme yapmasını sağladı" tespitinde bulundu.
ÜNİVERSİTELERİN UZAKTAN EĞİTİM SÜRECİ NASIL İLERLEYECEK?
Türkiye'de online eğitim konusunda yapılan çalışmalara değinen Saraç, şunları kaydetti:
"Eğitimin aksamaması ve akademik takvimin sekteye uğramaması için üniversitelere pandemi sürecinde online programlara geçileceği, buna yönelik üniversitelerden mevcut alt yapı ve insan kaynağı bilgilerinin YÖK'e iletilmesi istendi. Öğrenme Yönetim Sistemi olmayan veya yeterli olmayan üniversiteler bu konuda deneyimli olan üniversitelere yönlendirerek altyapılarının güçlendirilmesi sağlandı. Üniversitelerin 2019-2020 eğitim öğretim yılı bahar dönemi ile sınırlı kalmak kaydıyla, örgün eğitim programlarındaki bütün derslerde senkron ya da asenkron şekilde uzaktan öğretim yöntemlerini kullanabileceklerine karar verildi. Üniversiteler, dekanlar ve akademisyenler her düzeydeki programlarda yer alan teorik dersleri uzaktan öğretimle yürütülebilecek, uygulamalı dersler için ise yoğunlaştırılmış akademik takvim hazırlamaları ve yaz sonu Ağustos, Eylül aylarında yapmaları planlandı. Ancak yine de yükseköğretim sisteminde flexible davranmakta ve ileriye dönük kesin tarihler vermekten imtina etmekteyiz." ifadelerini kullandı.