Depremde hayatını kaybeden Yeni Malatyaspor kalecisi Ahmet Eyüp Türkaslan ile aynı apartmanda oturan takım arkadaşı Yakup Alkan, depremden hemen önce sözleşmesini feshederek takım ayrılması sayesinde hayatta kalmasının hikayesini Hürriyet'e anlattı.
Enkazdan cansız bedeni çıkarılan yakın arkadaşı Ahmet Eyüp Türkaslan ile arasında geçen son telefon görüşmesini de anlatan Alkan, başarılı file bekçisinin, oğlu Yusuf'a, "Seninle vedalaşamayacak mıyım?" dediğini söyledi.
Yakup Alkan'ın duygu yüklü açıklamaları şu şekilde:
"Psikolojim altüst oldu. 20 saatle hayatım kurtuldu. Ailemin de aynı şekilde. Sözleşmemin feshedileceği belliydi. O sırada görüşmelerimi yapıyordum. Depremden bir gün önceki gece Şanlıurfaspor'la anlaştım. Gece saat 01.30 gibi işim bitti ve "hayırlı olsun" dedik. Şanlıurfaspor'un başkanı çok ısrar etti. Israr etmesi iyi oldu çok şükür. Çarşamba günü maçları vardı. Şanlıurfaspor Başkanı, "Bir iki gün takımla kesinlikle idman yap ki çarşamba günü önemli bir maça gidiyoruz. Kesin gel yarınki idmanda bulun" dedi."
"Yeni Malatyaspor, Rizespor deplasmanından dönüyordu. Rahmetli Ahmet'in eşi de bizim evdeydi. Eşimle beraber bavulları hazırladılar. Yanımıza az bir eşya alıp biz oradan sabaha karşı 4-5 gibi arabayla yola çıktık. Urfa'da bize otel ayarlamışlardı, sabah 9-10 gibi gidip otelde kaldık. Daha evimi tutmamıştım. Bu da ilk defa oluyor. 10 senedir Futbol oynuyorum, 7 senedir evliyim. Normalde gider bir takımla anlaşır, evi tutar ondan sonra eşimi çocuğumu getirirdim. İlk defa plansız bir şekilde eşimi ve çocuğumu alarak gittim. Ben Urfa'ya vardım, aynı gece Deprem oldu. Neler olup bittiğini öğrenmek için hemen kaleci Ahmet'i aradım. Takımdan birkaç çocuk beni aradı ve "Abi sizin bina yıkılmış. Sen orada mısın?" dedi. Kimse oradan gittiğimi bilmiyordu. Sözleşmemi feshetmiştim ama takım bulana kadar orada kalmaya devam ediyordum. Eğer Şanlıurfaspor'la anlaşmasaydım yine orada kalacaktım."
Rahmetli Ahmet'le telefonda konuşmuştuk. Oğlum Yusuf, Ahmet'i aradı. Oğlumu çok severdi. "Ben Yusuf'la vedalaşamayacak mıyım?" diyerek gülümseyerek konuşmuştu. Allah mekanını cennet eylesin. Çok iyi çocuktu. Aramızda 3 yaş vardı, bana "abi" derdi. Yanımızda uzanmaz, ayak ayak üzerine atmazdı. O kadar saygılı ve terbiyeli bir çocuktu. Sabah 7'de kalkardı ve düzenli yaşardı. Futbol camiasında gördüğüm nadir insanlardandır.