A Milli Takım'a büyük övgü! "Şeytanın bacağını kırdık"

SERKAN KORKMAZ – TEK EKSİK SAĞ BEK

Büyük zaferde payı olan herkesi ayakta alkışlıyorum. Dile kolay art arda üçüncü kez Avrupa Futbol Şampiyonası'nda finallere kaldık.
Maçın teknik analizini yapmak çok yersiz olsa da küçücük bir cümlem var. Hırvatistan deplasmanıyla içeride Letonya maçının 11'leri bu kadar birbirine benzememeliydi. Skora bakan maçı izlememiş birisi belki rahat bir galibiyet olduğunu düşünebilir ama aslında çok zordu.

Montella, Hırvatistan deplasmanı ve bu maçla beraber rüştünü ispatlamakla kalmadı önümüzde oynayacağımız Almanya hazırlık maçına dair de umutlandırdı.
Belki de en çok Almanya'da yaşayan Türkler için seviniyorum. Ay-yıldızlı formayı yerinde destekleme ayrıcalığına sahip olacaklar. Üstelik kasım ayının ortasında bu büyük zaferi kutlamak için Almanya ile yapılacak bir de özel maç olması onların keyfini bir kat daha fazla artırıyor olsa gerek.

Dün gece tarihimizin en kritik maçlarından birini oynadık. Bu tip mücadelelerde biraz daha deneyimli isimlerle sahada yer almak her zaman için daha mantıklıdır. Nitekim Cenk Tosun, attığı iki golle bu dev zafere imza atmayı başardı. Bana kalırsa Ferdi sol bek oynasa daha verimli olur. Bu takıma bir sağ bek bulmak şart.

Onlar 'Bizim Çocuklar' ve onlar bizim çocuklarımıza Avrupa Şampiyonası'nda ay-yıldızlı formayı izletme gururunu yaşattılar. Özellikle Yusuf Sarı'yı, Abdülkerim'i, Yunus Akgün'ü ve Kerem Aktürkoğlu'nu çok beğendim. Yukarıda belirttiğim gibi bu ekibe Arda Güler'in gelişi, İrfan Can gibi bir ustanın dahil oluşuyla Almanya'da ses getiren ve tarih yazan bir takım izleyeceğimizi düşünüyorum.

Kulüpler de Avrupa'da fena gitmiyor. EURO 2032 ev sahipliğini aldık ve şimdi de EURO 2024 katılım hakkını elde ettik. Türk futbolunun yelkenleri rüzgarla dolu. Haydi bunun tadını çıkartalım, haydi bunu değerlendirelim.

TURGAY DEMİR – HANS, WİR KOMMEN

Zor olacağı belliydi. Bir yandan Hırvatistan zaferinin sarhoşluğu, diğer yandan Euro 2024'ü garantileyecek olmanın stresi, buna karşılık rakibin çok rahat olup kendi işine bakması, zorlaştıran sebeplerden bazılarıydı. Hırvatistan kadrosuyla başlamak ne kadar doğru bilemiyorum çünkü rakiplerin stratejisi de, yapıları da çok farklıydı.

Bana göre bu maçta pivot santrafor ve iki hızlı kanat oyuncusu gerekirdi. Yani Yunus-Cenk Tosun- Kerem üçlüsü çok daha iyi bir tercih olabilirdi. Rakip kapandı, biz bastırdık, attık sayılmadı, devre arasında muhtemelen Galler'in önde olduğunu da öğrendi Bizimkiler ve gerginlik katsayımız arttı.

O olmadı, bu olmadı, şu nasıl kaçar derken Yunus Akgül öyle bir zımbaladı ki şapka çıkardık. Helal olsun sana çocuk.
Gol gelmeden değişiklik yapmayı düşünen Montella gol gelince vazgeçti ki, asıl şimdi yapmalıydı çünkü oyun değişecek ve rakip risk alacaktı. Barış Alper çok etkisizdi, önde top tutamıyorduk ve orta sahada oyundan düşmüştü. Neyse ki, Montella hatadan çabuk döndü ve Tosun Paşa'yı öne, Berkan'ı da ortaya aldı.

Bu değişiklikler etkisini gösterene kadar bizim kale önü Çarşamba pazarına döndü desek yeridir. İki kez çizgiden çıkardık, bir kez direkten döndü, fena halde paniklemiştik ki, tıpkı o çok sevdiğimiz filmde olduğu gibi son bölümde, Tosun Paşa çıktı sahneye ve her şeyi çözdü.

Ardından önce Kerem, sonra yine Tosun Paşa ve derken film mutlu sonla bitti. Bravo çocuklar! İç sahada hiç yenemediğimiz Letonya karşısında şeytanın bacağını kırdığınız için ayrıca teşekkürler. Bir an bile susmayan Konyalı kardeşlerim size gelince, baş tacısınız… Bekle bizi Hans, geliyoruz!

ZEKİ UZUNDURUKAN – KOŞUN HABER VERİN TARİHE

Türkiyem Almanya'da. EURO 2024 biletini cebimize koyduk, hem de bitime bir maç kala. Grup birinciliği için Galler'i de yeneceğiz. Sıra geldi Galler'e. Helal olsun Bizim Çocuklara! Kahramanlar'ın başı yıldızlarda, ayakları samanyolunda... Dün uğurlu şehrimizde, milli takım stadımızda, Konya'mızda bir tarih daha yazdık! Ay-yıldızlı kahramanlarımız, yeni bir çılgınlık üretti. Her oyuncumuzun formasından yılların teri aktı. Ateşlere basarak koşan bir takım ruhuyla oynadık.

Bizim Çocuklarımız başardı! Türkiye başardı! Montella'nın gelişi ile bir ülkenin Milli Takımı'nın futboldaki kaderi değişti! Önce Hırvatistan'ı, sonra Letonya'yı çimlere gömdük! Cumhuriyetimiz'in 100. Yılı'nda tarih yazdık. 2016, 2020 ve 2024... Üst üste 3. kez Avrupa Şampiyonası'ndayız. Artık turnuva takımıyız. Biz olmadan Avrupa Şampiyonası olmaz! Geliyoruz Almanya! Bir tarih de EURO 2024'te yazacağız inşallah!

Fatih Sultan Mehmet, İstanbul'u fethetmek için Bizans surlarını aşmakta bile bu kadar zorlanmadı. Dün Letonya duvarını aşmak için tam 58 dakika bekledik. O duvarı Yunus Akgün'ün bir scud füzesi ile yıktık. Sonrası zaten çorap söküğü gibi geldi. Cenk Tosun ve Yusuf Sarı'nın girişi ile farka gittik. Maçtaki en önemli hamle skor 1-0'ken Uğurcan Çakır'dan geldi. 67'de Uğurcan Çakır, olağanüstü bir kurtarış ile skoru tuttu.

Montella gerçekten çok zeki ve yaratıcı bir teknik adam. Böyle maçlarda pivot santrforlarla sahaya çıkmak bir ezberdir. Kalabalık defansları aşmak için havadan toplarla sonuca gitmek hedeflenir. Ama Montella, süratli ve yıpratıcı kanat forvetlerle maça başladı. Yunus, Barış Alper ve Kerem Aktürkoğlu gibi.

Skoru aldıktan sonra Cenk Tosun'u oyuna alıp, art arda attığımız gollerle Milli Takım'ın başında destan yazdı. Biz bir futbol ülkesiyiz ve böyle başarıları sonuna kadar hak ediyoruz. Teşekkürler Bizim Çocuklar! Teşekkürler Montella! Teşekkürler TFF! Teşekkürler Konya'm! Teşekkürler Türkiyem!