Erman Toroğlu'dan gündeme bomba gibi düşecek soru!

Pazar günü Takım Oyunu programında inanılır gibi olmayan bir hakem olayından bahsettim.
Bizim Takım Oyunu yayından sonra yapılan yayınlarda basındaki bazı insanlar tuhaf tuhaf şeyler konuşmuşlar. Tabii söz uçuyor.
Ben de bu yazıyı yazmak mecburiyetinde kaldım. Şimdi bu ilerizekalı televizyoncu ve gazeteciler acaba ne yapacaklar.
Tarih 21 Kasım 2021...
Galatasaray ile Fenerbahçe oynuyor. Maçın hakemi Halil Umut Meler. VAR hakemi Yaşar Kemal Uğurlu.
Tarih 26 Kasım 2021... Yani bu maçtan 1 hafta sonra. 2 tane Süper Lig maçı oynanıyor. Tarık Ongun denen yardımcı hakem bu maçların birinde AVAR olarak görev yapıyor.
Ve bu Tarık Ongun 1 hafta önce oynanan Galatasaray-Fenerbahçe maçında Halil Umut Meler ile VAR hakemi Yaşar Kemal Uğurlu'nun konuşmalarını dinlemek istiyor.
Olacak şey değil. Bu konuşmaları Türkiye'de 2 kişi dinleyebilir. Biri TFF başkanı, biri MHK başkanı.
Bu sırada bir başka maç daha var. Onun da VAR ve AVAR'ları görevliler. Tartışma büyüyor ve maalesef teknikte çalışan arkadaş bu konuşmaları Tarık Ongun'a dinletiyor. Daha doğrusu Tarık Ongun zorla bu konuşmaları dinliyor.
Bakınız televizyonda konuştuklarımı aynen yazıya döküyorum. Bunun üzerine MHK olayı duyuyor. Orada bulunan teknik ekipten ve hakemlerden savunma istiyor. Hem hakemler hem teknikteki arkadaş savunmalarını veriyorlar. Bunun üzerine de MHK, Tarık Ongun'dan ifade istiyor. Tarık Ongun'un cevabı çok enteresan. "Ben böyle bir şey yapmadım" demiyor.
"Hatırlamıyorum" diyor. Özrü kabahatinden büyük.
MHK bütün bilgileri toplayıp kağıda dökerek konuyu Disiplin Kurulu'na yolluyor.
Ey kamuoyu Tarık Ongun kime veya kimlere hizmet ederek Halil Umut Meler ile Yaşar Kemal Uğurlu'nun konuşmalarını dinliyor?
Neyi öğrenmek istiyor?
Hangi arkadaşlarına ve ağabeylerine bilgi verecek?
Türkiye'deki rezilliği düşünebiliyor musunuz?
Ve maalesef bunların görsel ve yazılı basında uzantıları var. Bunlar Türk futbolu için tehlike olmaya başladılar. Eğer spor kamuoyu dikkat ederse hakem konusunda oynanan orta oyunu rahatça görecek.
Şimdi sona geliyorum. Ben Tarık Ongun'un yerinde olsam Erman Toroğlu denen adamı Pazartesi sabahı saat 09.00'da mahkemeye veririm.
Ona dünyanın kaç bucak olduğunu gösteririm. Ama onun basındaki uzantıları hala işi sulandırmaya kalkıyorlar.
Bakınız sayın okuyucular.
Hakemler Türkiye'de maçları idare etmeyi geçin, futbolu idare etmeye kalktılar.
Bunların ağabeyleri de var. Sonunda Nihat Özdemir dayanamadı "Ne işiniz varsa görün" diyerek gitti. Hem de isimler vererek.
Hakem direkt olmalı, sağlam olmalı, kıçı başı oynamamalı.
Alayınıza hayırlı işler.