Trabzonspor'un, Spor Toto Süper Lig'in bitmesine iki ay kala, geçen senenin şampiyonu olan hem başkanı hem de hocasını değiştirmesi, uygulanan yanlış transfer politikasının ve başarısızlığın net göstergesiydi. Düşünebiliyor musunuz; Trabzonspor 40 milyon euro'luk oyunculara maaş ödeme bütçesiyle sezona başladı. Bu, ligde oynanan her hafta için oyunculara 1 milyon euro'dan fazla ödeme yapılması anlamına geliyor. Bu bile; Ahmet Ağaoğlu'nun ne kadar büyük bir hatayla transfer organizasyonunu yaptığının göstergesiydi. Abdullah Avcı'nın da bu içinden çıkılmaz tabloyu görmeyip, yaşı geçmiş, sıradan, kalitesiz oyuncuların transfer edilmesine göz yumduğunun net özetiydi. Orhan Ak, Kayseri karşısında öyle bir orta sahayla başladı ki... Siopis, Ömür ve Yusuf birbirini tamamlamayan, çok ofansif isimler... Bir de buna hücumda oynayan oyuncuların top rakipteyken pres yapmaması eklendi.
Kayserispor pas şablonları olan ve açık alanda iyi hücum eden bir takım. Hem oyuncu anlayışı hem oyuncu profilleriyle çok rahat pozisyon üreten sarı-kırmızılı ekibin goller bulması kaçınılmazdı. Nitekim öyle oldu. Trabzonspor savunması her zamanki gibi dağınık. Kaleci Uğurcan Çakır'ın bedeni sahada, kafası başka yerlerde... İşin ilginç tarafı Lazar Markovic kiralık olmasına rağmen, özellikle ilk yarıda takımın en istekli oyuncusuydu. Trabzonspor, Ziraat Türkiye Kupası'nda Ankaragücü'yle eşleşmişti. Kayserispor karşısında alınan sonuç, kupayı alıp, Avrupa'ya gitmek için oyuncuları kendilerine getirmesi açısından önemliydi. Bundan sonra kalan tek kulvarda başarılı olmak için hedefe kilitlenmeliler.