MHK kuyruğu kaptırmamalı
Hakem hatalarının çok konuşulduğu bir haftayı geride bıraktık.. Ligin 5 . haftası bitti. Bir değerlendirme yapar mısınız?Hakemler için çok ama çok kötü bir hafta oldu. Bazıları şaşırdı, bazıları kurnazlık yapıp sözüm ona ligde bir denge oluşturmaya çalışıyorlar. İlk hata, belki de en büyük hata Trabzon'da yaşandı. Maçın bitmesine 15-20 dakika kala Trabzonspor'un net bir penaltısı verilmedi. Dünyanın en iyi hakemlerinden biri olan Cüneyt Çakır maalesef Denayer'in elle oynamasına penaltıyı çalamadı. Çakır, bir anlamda maçı Trabzon'dan alıp G.Saray'a veren isim oldu. İkinci kötü hakem yönetimi ise Kadıköy'de F.Bahçe-Bursa maçında yaşandı. Barış Şimşek asla o maçı o kadar kötü şekilde yönetecek kalitesizlikte bir hakem değil ama çaldığı ve çalmadığı düdüklerle önemli bir skandala imza attı. Son dakikada açık bir penaltıyı vermedi ama bence daha önemli hatayı Markovic'in pozisyonlarında yaptı. F.Bahçeli Markovic önemli bir atak esnasında bariz bir faulle durduruldu. Hakem faulü verdi ama şaşkınlıkla fark ettim ki sarı kartı vermedi. Birkaç dakika sonra ise benzeri bir pozisyonda Bursasporlu oyuncu önemli bir atak sırasında Markovic tarafından durduruldu. Ama Markovic sarı kartı gördü bu çifte standarda sinirlenen Sırp oyuncu hakemin suratına karşı 'F…k off' dediği halde oyunda kaldı. Korkunç bir çifte standart var. 3 dakika arayla birbirinin aynısı olan pozisyonun birinde kart var, diğerinde kart yok. Kabul edilemez. Diğer çifte standart ise şu, geçen yıl Gökhan Töre Kayseri'de 'F…k off' dediği için ağır bir ceza aldı. Ama Markovic hakeme 30 cm'den aynısını dediği halde oyunda kaldı. Asla ama asla kabul edilemez bir rezilliktir.
TÜRK HAKEMLİĞİNİ BABA-OĞUL YÖNETİYOR
MHK hata yapan hakemler için ne yapmalı? Ne öneriyorsunuz?
Merkez Hakem Kurulu hata yapan hakemi örneğin; Cüneyt Çakır ve Barış Şimşek'i belli haftalar dinlendirmek zorunda. Ama güçleri yetmez. Çünkü Türk hakemliğini artık MHK değil, Cüneyt Çakır ve babası yönetiyorlar. Cüneyt Çakır maalesef dünya çapında bir hakem olmuş olmasına rağmen FIFA hakemlerinin sıklıkla yakalandığı bir hastalığa yakalandı. O da şu; o sadece maç yönetmek istemiyor, Türk hakemliğinde de hegemonya oluşturmaya çalışıyor. Ve bunu maalesef babası olan eski hakem Serdar Çakır üzerinden yapıyor. Eski MHK başkanı Yusuf Namoğlu ve şimdiki başkan Kuddusi Müftüoğlu'nun muhalefetine rağmen Yıldırım Demirören, Cüneyt'in babası Serdar Çakır'ı FIFA hakemleri koordinatörlüğüne getirdi. Yani FIFA hakemi olmayan bir eski hakem FIFA'ları koordine edecek. Üstelik kendi oğlu da o FIFA'ların içinde. Bu eski hakem, bir psikiyatrist mi ki hakemleri o koordine edecek. Bu kabul edilemez. Diğer hakemler de özellikle FIFA hakemleri arasında huzursuzluk yaratan bir tablo.
Beşiktaş Kulübü Başkanı Fikret Orman, G.Birliği maçı öncesi, "MHK'yi izliyoruz. Atama yapılmış ve Fırat Aydınus da tecrübesi belli olan bir hakem. Bir tek ben Beşiktaş maçıyla alakalı konuşmak istemiyorum. Yapılan tüm atamalarla alakalı izlemedeyiz" dedi. Bu Fırat Aydınus'u baskı altına aldı mı?
Toplumda Fırat Aydınus'a karşı Gençlerbirliği maçından sonra bir reaksiyon oluşmasına rağmen ben o maçta Aydınus'u beğendim. Oyun genelinde çok iyiydi. Gomez'e kırmızı kart vermemekle doğru yaptı. Gomez, arkadaki oyuncuyu görmedi, sadece hissetti. Üstelik kolunu büküp dirsekle müdahale etmedi, sadece rakibi engellemek için kolunu yana açtı. Reaksiyonun temel nedeni Gomez'in hareketi değil Gençlerbirliği'nin oyuncusunun kaşının açılmasıydı. Fırat Aydınus'a getireceğim en önemli eleştiri, maç sonu ilave süre olarak koyduğu 4 dakika ile ilgili. 4 dakika olmaz. 4 oyuncu değişikliği ve 3-4 sakatlığın bedeli en az 6-7 dakika olmalıydı.
Gelelim, Fikret Orman'a… Bu taktik sadece Fikret Orman'a ait değil. Kulüpler bazı maçlar öncesi hakemleri baskı altına almak için çeşitli manevralara başvuruyorlar. Bu da onlardan biriydi.
Bu MHK sezonu bitirebilir mi?
5 maçta Kuddusi Müftüoğlu ve arkadaşlarını hedef göstermek doğru değil. Her ne kadar Mütftüoğlu'nun ilişki değerlendirmeleriyle MHK Başkanı olduğunu bilsem de geçmişi temiz ve düzgün bir arkadaş. Ama ne bir eski hakeme ne bir kulüp başkanına ne de bir federasyon üyesine kuyruğunu kaptırmaması lazım. Kuyruğu kaptırdığı an ilerleyen her hafta bu müdahale kalın bağırsağına kadar gider.
HALİS OLMASA BÜLENT OLACAKTI
Beşiktaş-Fenerbahçe derbisine Halis Özkahya atandı. Bu atamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Olumlu veya olumsuz demek doğru değil. Halis Özkahya önceki gün UEFA'nın öngördüğü yoyo testinden başarıyla geçti. Dolayısıyla kurallar gereği fizik olarak bu maça hazır. Zaten Halis olmasıydı Bülent Yıldırım olacaktı. Birbirlerinden fazla farkları yok. Önemli olan 90 dakikayı nasıl yönetecekleridir.