İlk yarı bittiğinde iki takım berbat bir zeminde 10 şut atmış, çerçeveye 8 top isabet etmişti. Bu yüksek yüzdeyi hiçbir yerde bulamazsınız. Sivasspor fırtına gibi başladı. Muslera, Mert Hakan'ın topunu çıkardı ama Hakan Arslan'ın dizi ile yaptığı o garip vuruş ev sahibi ekibi öne geçirdi. RızaÇalımbay, F.Bahçe derbisindengerekli dersleriçıkarmış. Goiano'yu Onyekuru'ya yakın oynattı ve depar fırsatı verdirmedi. Mariano ise Fernando tehdidi yüzünden hücuma çıkmakta tedirgindi. İlk 15 dakikadan sonra Galatasaray oyununhakimiyetini aldı ve belki de sezonunen kuvvetli oyununu ortaya koydu. Önce Feghouli Falcao'ya daha sonra Falcao Feghouli'ye. Sivasspor'a ilk 45 dakikada kimse iki gol atamamıştı. Feghouli karşı karşıya kaçırdığı pozisyonu atsa Galatasaray ilk yarı maçı kopartırdı da. Lemina'nın dönüşü sonrasında Seri ve Ömer ile orta sahayı kuran Terim, ikinci yarıda özellikle Ömer'in top kayıplarıyla eksik yakalanınca oyununun momentumu Sivas'a geçti. Penaltı kararı VAR'dan geldi. Sivasspor evinde kazandığı Trabzonspor, Beşiktaş ve Fenerbahçe maçlarının benzeri bir oyunu Galatasaray'a karşı ortaya koyarken Emre Kılınç'ın girmesiyle beraber daha tehdit eder bir takım haline geldi. Trabzonspor puan kaybettiği haftada hafta sonu analizinde de altını çizdiğim üzere gollü bir beraberlik, yarışta iki tarafı da çok fazla üzmezdi. Ancak Fatih Terim'in çok daha fazlasını istediği belliydi. Onyekuru gününde değildi, Seri cebinde sarı kartı ile oynuyor, Lemina'nın ise sakatlık dönüşü kondisyon problemi vardı. Galatasaray fazla hücumcu ile maç kazanırım derken iki değişiklikle oyunu bıçak sırtına getirdi. Ömer sola geçebilir Belhanda girebilir, Falcao çıkabilir Adem girebilir hatta Taylan ile rakibingeçiş oyunu engellenebilirdi. Terim büyük risk aldı. Çünkü yarışta işi lider Başakşehir ile Trabzon maçlarına bırakmak istiyordu. Falcao, Emre, Adem, Feghouli, Onyekuru... 5 hücumcu ile üçüncü golü aradı. Falcao'nun vurduğu kafa çerçeveyi bulsa Galatasaray kazanırdı da. Ama bu iki değişiklik maçı kaybettirebilirdi de.