İlk maç keçi boynuzu ikincisi kuzu çevirme!
12 Mart 2018, Pazartesi

ERMAN TOROĞLU

İlk maç keçi boynuzu ikincisi kuzu çevirme!

Biri bayılttı, diğeri ayılttı. Birinde uyuduk, diğerinde canlandık.
Biri kağnı arabası gibiydi, biri de bayağı süratli giden bir araba... Siz bunlara daha fazla ilaveler yapabilirsiniz.
Bu benzetmeleri neden yaptığımı herhalde anlamışsınızdır?
Önce bir Malatya-Fenerbahçe maçı izledim, evlere şenlik. Size ciddi söylüyorum, inanılmaz uykum geldi ve ilk 20 dakikadan sonra zaman zaman uyudum. Arada uyandığımda bakıyordum, hiç değişen bir şey yok. Ne biri süratli, ne biri daha az süratli. İki taraf da aynı oynuyorlar.
"Ölme eşeğim ölme yonca biçeriz" diye bir laf vardır ya sanki öyle. Arkadaşlar!
Türkiye'de futbol seyircisini kazıklıyorlar.
Malatya'da bilet fiyatı 150 liraymış. Bu malı bu fiyata satıyorsanız sakın sonra ağlamayın. Ve hala alıcı varsa ellerinizi ovuşturun. Fenerbahçe üç pozisyona giriyor, ikisini atıyor. Futbol namına bir şey yok. Malatyaspor ilk 20 dakika biraz mücadele ediyor, sonra o da yok. Ah, vah diyeceğiniz pozisyon yok. Ve bu Malatya 34 puanla 9'uncu, Fenerbahçe 47 puanla 4'üncü. Kahır 90 dakikası bitiyor, bir saat sonra başka bir maç başlıyor.
Stat dolu, futbol namına da çok şey var. Bir biri kaçırıyor, bir diğeri. Şutlar, verkaçlar, çalımlar, "Oh be" diyorsun, dünya varmış!
Konyaspor öne geçiyor. İkinci yarı Fatih Terim, "Oyuncu değişikliği bir adet yapar, sonra değişikliklere devam eder" diyorsun ama o öyle bir iki değişiklik yapıyor ki. Eskilerin bir deyimi vardır "Ya herro, ya merro", "Ya alırım" diyor, "Ya yanarım." Burada Sinan Gümüş'ü alması çok doğru ama Donk'u çıkarması hatalı. Ama burada devreye Sergen'in girmesi lazım işte.
Atacağı bir gol belki de Konyaspor'un 4-5 farklı kazanmasını sağlayacaktı. Ama o seyretti. Ve Fatih'in kumarı tuttu.
Sinan Gümüş değişiklik olarak son derece doğru. Çünkü rakibe göre ters ayaklı. Daha da doğrusu, çok alakasız yerlerde bu ayağını, yani sol ayağını çok iyi kullanan bir oyuncu. Genelde futbolcular sağlak olduğu için bu solak oyuncular onlara ters gelirler.
Zaten solak oyuncuların futbolda kıymetli olmasının sebebi de budur.
Konyaspor, ilk yarıyı çok iyi oynadı. Gomis ile orta alanın bağlantısını kestiler.
Telgraf tellerini keser gibi! Ve Galatasaray'ı aut çizgisine indirmediler.
Hep ortadaki huniye soktular. Böyle olunca da Gomis, bütün topları Konya kalecisine sırtı dönük aldı. Bir defa yandan girdiler, kafayı çaktı gol yaptı.
Öyle veya böyle gelen seyirciler de, seyredenler de verdikleri paraları helal ettiler. Zaten önemli olan da bu.
İlk maçtaki keçi boynuzundan sonra, ikinci maç bize kuzu çevirme gibi geldi.
Hakem az hata yaparak maçı yönetti. Ama en büyük hatası bu hakemin her zaman yaptığı gibi hem oyuna müdahale ediyor, hem topa müdahale ediyor, hem de oyuncuların saha görüşünün önüne geçerek onların arkadaşlarına top atmalarını engelliyor.
Ve maalesef bundan da kurtulamadı. Bazı maçlar vardır ve bazı goller vardır çok değerlidir.
Eğer Galatasaray, sezon sonu şampiyon olursa Sinan Gümüş'ün attığı o mükemmel gol yüzde 100 etkili olacaktır.
BİZE ULAŞIN