Kurusıkı!
Sahaya çıkan Fenerbahçe on birini gördüğünde, "hücum takımı" diyen olmuştur.Ancak işin gerçeği "çaresizlik" dizilişiyle çıkmıştı Advocaat. Sakatlar, cezalılar çetelesi yapılırken, bir anda Van Persie'yi forvet arkası, sezonun küskünü Emenike'yi santrafor, son haftaların tescilli kötüsü Sow'u ise Lens ile birlikte kanatlarda gördük. Geri kalana kaleyi savunmak kalmıştı. Orta sahadan vazgeçerek, ön tarafın performansına emanet edilen, "elde kalanlarla bu kadar" taktiği iş başındaydı.
Aslında bu takıma baktığınızda, işler kötü gittiğinde "oyuna forvet alsana hoca" diyenlerin lafı kalmıyordu. Ne varsa sahada işte.
Orta saha pas ve akıl üretemediğinde, sahada ne kadar çok santrafor olursa olsun, silahınızın "kurusıkı" olduğunun deneyimini yaşadık bir kez daha.
Üstelik ikinci yarıda, gol atması, pozisyon üretmesi gereken bu beyefendiler bir de geriye koşmayınca, orta alandaki büyük boşluğa Trabzonspor yerleşti. Bir kedi -fare oyununa çevirdiler dakikaları. Baskıya kurdular, beraberlik golünü buldular, galibiyet için de golün sınırlarında dolaştılar.
Advocaat'ın bu görüntüyü değiştirmesi için elindeki tek oyuncu Salih'ti. İlk on birde kullanmayıp, oyuna sokmak için de 70 dakika beklemesi enteresan. Bu kadar düşük bir güven ibresine sahip olma gururu da (!) Salih'in olsun.
Onur Kıvrak'ın net hatası sonrasında, net ofsayt pozisyondaki Sow'un golü ile öne geçtiler. Yine de Esteban'ın kurtardığı iki net gol fırsatı da vardı Fenerbahçe için.
Dört forvetli oyunun tek yararı, Trabzon defansının çakılı kalması, beklerin hücuma katılmaması, Ersun Yanal'ın oyun ezberinin bozulmasıydı. Sürekli göbekten gelmek zorunda kaldılar ve Topal-Sousa ikilisi, bu çabaları kalabalık içinde boğdu.
Bitimde herkes mutlu bir şekilde gidiyordu soyunma odasına. Sadece yedi yıl sonra Fenerbahçe'ye gol atan Trabzonspor, belki bir başlangıç olarak görebilir 90 dakikayı.
Çarşamba günü Medipol Başakşehir kupayı alamazsa, üçüncülük mücadelesinin de çok anlamı kalmayacak.
Salih 70 dakika bekledi. Bu kadar düşük bir güven ibresine sahip olma gururu da (!) Salih Uçan'ın olsun