Mucizenin çocukları kazandı
Bu Avusturya, turnuvanın "Esas oğlanı." Montella'nın dediği gibi "Kulüp takımı" havasındalar. İyi oynadılar maçlarını, gövde gösterilerini de yaptılar. Üç ay önce bize de "Altı" atmışlardı. O gün aklıma kazındı. Uzatma dakikalarında bile yedinci golün peşine düşmüşlerdi. Bir hazırlık maçında, rakip takıma hiç saygı duymadan oynadılar. O yüzden bu maçın anlamı birileri için çeyrek final olabilir ama benim için başkaydı.Merih'le bulduk iki golü. Arda Güler kullandı kornerleri. Kenar yönetim bir harita çizmiş, bizim çocuklar da bu plana sadık kalıp, müthiş geceyi Türkiye'ye hediye etmişti. Bir eski milletvekili vardı, twit attı, Portekiz kazanınca "Yaşa" dedi. Bu skor o arkadaşın lavabosuna gitsin…
Mücadele etmemiz gerekiyordu. Ettik… Savunmamız hata yapmamalıydı, bir kere yaptık. Mert Günok'un günü olmalıydı. İki kere kurtardı. Golleri atan Merih maçın adamı oldu, Mert Günok da benim adamımdır. Montella'nın hakkını unutmayalım. Hakan Çalhanoğlu'nun olmadığı bir takımda akıl olabilir ama "Fikir" eksiktir. Kaan ile üçlediği, beklerle beşlediği defans hattının önüne, yüreklerini koyan Orkunİsmail ikilisini ekledi. Duvar dediğin böyle olur aslında. Bitiş düdüğünde tüm takım yere yıkıldı. Öylesine mücadele ettiler ki, o düdük hepsini bir anda cennete taşıdı. Klasik formamızın, göğüsteki kırmıza bandın içindeki Ay-Yıldız'ın, hepimizin gözündeki yaşların, yumruk halinin fotoğrafıydı bu. Mucizenin çocukları…