Değişim ölü doğdu
LUCESCU'NUN ifadesiyle, "Türk Milli Takımı bir değişim yaşıyor." Rumen hoca da zaman ve sabır istiyor. Ben Türkiye dışında hiçbir ülkenin Milli Takım ile ilgili değişimini yabancı hocayla yaptığına tanık olmadım. Hayatı boyunca kulüp takımlarında görev yapan, 1980'lerde çalıştırdığı Romanya'dan beri milli takım çalıştırmayan Luce, 3 aşamalı bir dönüşüm planı yapıyormuş. TFF'nin aklı varsa Lucescu'ya teşekkür eder. Yerine yerli bir teknik direktör getirir.Lucescu, 20 takımdan topladığı oyunculardan Rusya önüne kafasına göre bir 11 çıkardı. "Kim kiminle uyumlu oynar" şeklinde bir düşüncesi yok. Asıl olan milli takımın belirli bir oyun şablonu yok, saha içinde bir futbol aklı da yok.
Kağıt üzerinde bütün oyuncuları yakından tanıyoruz ama saha içinde oyuncular birbirine yabancı... Kimse kimseyi tamamlamıyor.
Milli Takım'ın Lucescu'nun yapbozlarına ayıracak zamanı yok. Zaten B Ligi'nde oynuyoruz, eğer grupta sonuncu olursak C Ligi'nde sıradan takımlarla oynarız. Rusya, onca eksiğine rağmen bize karşı uyumlu bir takım oyunu sergiledi. Hücuma çıkarken akıllılardı.
Savunma yaparken de pozisyon bilgileri mükemmeldi çünkü oynayacakları bir oyun sistemi var. Hakan Çalhanoğlu 10 numara gibi oynamıyor. Şut atmıyor, etkili pas vermiyor, rakibe çalım bile atamıyor. Milan'da nasıl oynuyor, anlamıyorum. Lejyoner futbolcular tepki görmeyelim diye mi milli takıma geliyorlar?
İkili mücadelelerde topa ayaklarını sokarken tereddüt ediyorlar.
Milli takımın oyun lideri Oğuzhan olmalı. Beşiktaş'ın kaptanı oyuna girdikten sonra duruşuyla, top tutuşuyla, sakinliğiyle ve dağıttığı paslarla Rusya kalesinde etkili olmamızı sağladı.
Sonuç olarak bu değişim Lucescu'yla ölü doğdu.