Önce Milli Takım
Fatih Terim, dün Ukrayna ve İzlanda Milli Takımlarıyla yapacağımız Dünya Kupası Grup Eleme maçlarının kadrosunu açıkladı. Kamuoyu günlerdir, "Arda alınacak mı alınmayacak mı?" diye papatya falları açıyor. Ben "Alınmayacak" diyerek net bir şekilde fikrimi açıklamıştım. Bu nedenle Fatih Terim'in kararı benim için sürpriz olmadı, hiç şaşırmadım. Arda'nın formda olması ya da olmaması konusu değil bu zaten.. Şimdi de, "Televizyona çıktı, ondan alınmadı" diyenler de olacak. Ben bu fikre de katılmıyorum, Fatih hoca alacak olsa zaten Hırvatistan kadrosuna davet ederdi. Geçmişte Arda oynamadığı, formsuz olduğu zamanlarda Fatih Terim tarafından kadroya çağrıldı, şans verildi. Şimdi ortada farklı bir durum var. Barcelona'da alkış toplarken alınmıyorsa bunun ayrımına varmak lazım. Fransa'da, Antalya'da yaşanan olaylar varmış!. Şu da belli ki Fatih Terim böyle bir karar aldıysa Futbol Federasyonu da arkasındadır.. Önemli iddialar var ama mesele tam da bu, 'iddia'.Fatih hoca çıkıyor, "Siz benden iyi biliyorsunuz" diyerek geçiştiriyor, Arda televizyona çıkıyor, üstü kapalı cevap veriyor. Ben kamuoyuna detaylı ve tatmin edici bir açıklama yapılması gerektiğini düşünüyorum. Yoksa yorumların ardı arkası kesilmeyecek. Her kafadan bir ses çıkmaya devam edecek. Dünya Kupası'nın elemeleri Euro 2016'dan çok daha zorlu... Üçüncü olup direkt Fransa'ya uçtuk biz, şimdi ikinci olsak dahi play-off dışında kalmamız teknik olarak mümkün. Her puanın, hatta her golün önemi var. Bu tartışmalardan Türk Milli Takımı zarar görecek boyuta gelmiştir. Hatta görmeye başlamıştır. Bu kriz açıkça iyi yönetilememiştir. Çok açık ve net... Hiçbir şey ay-yıldızlı takımdan üstün değildir. Biz Ukrayna ve İzlanda maçlarına tartışmaların gölgesinde çıkarsak, büyük zarar görürüz. Sonra da "Niye böyle oldu" diye tartışmaya başlarız. Gökhan Töre-Hakan Çalhanoğlu-Ömer Toprak olayı adam akıllı açıklama yapılmadığı için 1.5 yıl tartışıldı. Bu mesele de aynı olmamalı. Dedik ya en önemli şey ay-yıldızlı takımdır. Ötesi teferruat..