Pereira meseleyi kişiselleştirdi
21 Şubat 2016, Pazar

RIDVAN DİLMEN

Pereira meseleyi kişiselleştirdi

Dün bir haber vardı, Pereira arabalı vapurda, Eskihisar-Topçular arasında giderken 35 dakikalık sürede analiz yapıyormuş. Gazeteler de tebrik ediyor. Çarşamba gazetelerinde "Ezer Geçerus", "Ufaladık" başlıkları vardı. Ne oldu da bunlar değişti, esas bunu sormak lazım. Salı akşamı biz Fenerbahçe'nin olağanüstü bir oyununu anlattık. Ozan'ın çok iyi top oynadığını, Van Persie'nin iyi olduğunu söyledik. Ne oldu da bu oyuncular oynamadı? "Şimdi formayı aldım" diyen Van Persie bu maçta kenardan gelirken ne olur? Çaylak bir oyuncu değil. Hadi Lokomotiv maçında kenara aldın, bari bu maçta başlat. Hazır yakalamışsın. Oyun için yazmıyorum, Fenerbahçe'nin tecrübesinde bir oyuncu ilk devredeki yoğun pozisyonlu oyunda bir tane atabilirdi, attırabilirdi. Ozan gibi genç olsa üzülür eder ama geçer dersin. Şahsi kaprisler, şahsi problemler yoksa, Samandıra'da olağanüstü bir şey olmadıysa Van Persie oynamalıydı. Böyle olunca cezayı ona değil, kulübeye kesti. Artık meseleyi kişiselleştirdiğini görüyorum. Şu formuyla uçuyor demiyorum ona da ama bu takımda oynar. Pereira'nın yerine kendimi koyuyorum, anlamaya çalışıyorum ama teknik açıdan da Van Persie oynar.
Lokomotiv Moskova'nın gardı düştüğü bölümde Van Persie kenardayken "Ah" diyordur, "Tam benlik maç oldu." Öğleden sonra 11'ler belli olmuştur. Van Persie de hanımını, belki de menajerini aramıştır, "Artık burama geldi. Mutsuzum" diyordur.
Antrenörlük saygınlığına çok önem veririm, ben de yaptım. Fernandao da bu baskıyı hak etmiyor, taraftarın tepkisi onu da zor durumda bırakıyor. Yalnız hissediyordur. Onu da kaybediyorsunuz bu sefer birini kazanacağım derken. Cenk kenardan geliyor, katkısını veriyor. Mario Gomez'in yerine oyuna Cenk'i aldı Şenol hoca Mersin İdmanyurdu maçında. 0-0'ken bunu yapmak Cenk'e de saygısını gösteriyor hoca ama diyor ki "Benim birinci santrforum Gomez." Fenerbahçe takımının birinci santrforu belli değil.
Dün oynanan Barcelona'nın Las Palmas maçını da izledim... İleriye üçlüye bak- tım, değişiklik yok, Neymar, Messi, Suarez oynuyor. Haftaya kim oynayacak? Yine bu üçlü oynayacak. Gol atsalar da oynayacak, atmasalar da... Robin van Persie de böyle olmalı. Adam gol atıyor, ona rağmen formayı alamıyor. Bu tercihinin mantığını açıklaması lazım hocanın...

Bursalılar mutsuzdur

Açık��ası Bursaspor taraftarı mutsuzdur. Şampiyonluk görmüş bir kulüp. 18 kişilik kadronun 12-13'ü geçen sene Bursa'da oynamayan oyuncular. Yeni kadrolarda kısa sürede bir iskelet oluşturmanız lazım. Oyunun tamamına yakınında mahkum oynadılar. Hamza hocanın takımının ideal bir kadro bulması lazım, tam oturması gerekiyor. Harun'un da dikkatli oyunu, konsantrasyonunu diri tutması önemliydi. Mert Günok'tan formayı aldı diyemem, belki Mert verdi ama Harun fırsatını değerlendirdi. Dünkü maçta belki bir de Sivok'la birlikte iyi oynayan ender Bursasporlulardandı.

Ozan iyiyse Ozan oynar

Antrenörün hayal ettiği üçlüyü Lokomotiv Moskova maçında Josef-Topal-Ozan oynamıştı. Diego varken ise bu olmadı, karışıklık meydana geldi. Daha sonra Ozan'ı sokup toparlamaya çalıştı. Avrupa maçında bastırmışsın, oynamışsın, kalecin belki duş bile almamış. Biz antrenörlerin bazen böyle kişiselleştirdiği durumlar oluyor. Fenerbahçe bir sürü deplasmanda kötü oynarken kazandı. En iyi oynadığı üç deplasmanı sıralarsam Bursa, Beşiktaş ve Gaziantep derim. Hiçbirinde kazanamadı. Bursa deplasmanında seyircisiz bile olsa bu kadar iyi başlayacağını düşünmüyordum. Kazandığı çok maçtan sonra "Çekirge misali" dedik. Maçın tamamında Fenerbahçe tek kale oynadı, ilk yarıda 4 pozisyon buldu. İkinci yarıda ise taktiksel ve oyuncu değişiklikleri Fenerbahçe aleyhine gelişti. Diego o maçta cezalıydı diye bu maçta oynayacak diye bir şey var mı? Takım iyi oynamış, Ozan iyiyse o oynar.

BİZE ULAŞIN