Çıkış sürüyor
Fenerbahçe, art arda çok önemli 4 maç kazandı. Üstelik bu maçlardan herhangi birinde takılsaydı hem puan hem de huzur açısından sıkıntıya düşeceklerdi. Ama dün gece gördük ki Fenerbahçe Türkiye'nin takım savunmasını en iyi uygulayan takımı. Bir penaltı ve yedikleri gol dışında duran toplar haricinde pozisyon vermediler. Tıpkı 3 gün önce oynadıkları Manchester United karşısında da yaptıkları gibi. İlk yarı çok düşük tempoda geçti. Maç al gülüm-ver gülüm oynandığı esnada sahaya dün gecenin yıldızı Aatif çıktı. Soldan girdi, ayağının dışıyla Van Persie'ye attı ve Van Persie ceza alanında en iyi yaptığı şeyi yapıp ayak içiyle Fenerbahçe'yi öne geçirdi.Bu dakikadan sonra aslında Akhisar yakaladığı penaltıyı gole çevirse oyuna ortak olabilirdi. Ama kaçırdılar. İkinci yarı Akhisar oyuna daha baskılı başladı. Oyunun kontrolünü ellerine geçirdiler, dönen topları aldılar ama Fenerbahçe savunması bir huni gibi kapanarak rakibe fazla bir şans vermedi.
Aslında bu tür maçları koparan favori takımın ikinci golüdür. Tıpkı dün geceki gibi. Fenerbahçe'nin ikinci golü mükemmel bir organizasyonla geldi. Lens çaprazdaki Emenike'ye mükemmel bıraktı. Emenike kalecinin çıktığını görüp topu hemen yanındaki Aatif'a verdi. O da şık bir vücut hareketiyle rakip defansı açığa düşürüp neredeyse boş kaleye topu yuvarladı.
Üçüncü golü hiç anlatmayalım, uzun yıllardır böylesine tuhaf bir gol görmedim. Kaleci ve defans rahatlıkla topa müdahale edeceklerken defans oyuncusu topa kafa vuracak gibi yaptı, kaleci bıraktı ve eline çarpan top gol oldu. Sonuçta Fenerbahçe potaya girdi diyebiliriz. Puan farkı devan etse de Fenerbahçe'nin yükselişi sürüyor.
Sahada mükemmel bir hakem vardı: Halil Umut Meler... Türk futbolunun fazla tanımadığı bir isim ama inanın bana bundan sonra adını çok duyacağız. Neredeyse her kararı doğru. Özellikle de penaltı kararı ve penaltıda Topal'a verdiği sarı kart.