Dönüm maçıydı
Zor şartlara rağmen üç gollü bu galibiyet, ne yapacağını bilen veya takım arkadaşına güvenen bir takımın ürünü.Kağıt üstünde "olabilir" şıkkını taşıyan ama gerçekte çok zor bir maça çıktı Fenerbahçe. Akhisar'ın yaşadığı sorunlar veya geçen sezonlardaki direncinden uzak kalması değildi galibiyeti zorlaştıran; bizzat Fenerbahçe'nin kendi içindeki sıkıntıları çözme yeteneğinin azalmasıydı. Perşembe günü Manchester karşısında üst düzey konsantrasyon ile oynayıp, sonrasında eksilen vücut direncinden doğacak etkileri en aza indirecek bir akıl oyunu gerekiyordu.
Advocaat'ın sadece iki (Aatif-Van Persie) değişiklik ile müdahale ettiği on bir, ilk düdükten itibaren tempoyu düşük tuttu, topu da kendinde.
Maçın kalitesinden çok, tabelanın önemli olması, "at - yat" taktiğini de kaçınılmaz kıldı. Bütün bu şartlara rağmen üç gollü galibiyet, ne yapacağını bilen veya takım arkadaşına güvenen bir takımın ürünü. Bir sonraki maç Galatasaray ile olunca bakım - onarım değişiklikleri üst üste geldi Fenerbahçe için.
Üst üste dördüncü maçı kazanmak, derbi öncesinde takımın özgüvenini, hatta taraftarın takıma olan inancını arttıracaktır.
Her hafta daha iyi ve doğru olmayı başaran bir takım halindeler.
Lider ile aralarında sekiz, Galatasaray ile iki puan kaldı. Bu nedenle Akhisar aslında "dönüm" noktası oldu. Yeniden iddialı ve hedefi olan bir takım haline gelebilir Fenerbahçe.
Mehmet Topal'ın dengesiz hareketi Akhisar'a bir penaltı getirdi, daha önemlisi Topal'ı cezalı yaptı. Ancak Van Persie'nin göz kapağını yırtan hareketin de "dengesiz müdahale" olması önemliydi. Yani: bir penaltı daha vardı aslında.
Çok samimi ve inandırıcı bir maç yöneten, kartlarını da doğru kullanan bir hakem seyrettiğimizin de altını çizelim.