Bağıra bağıra geldi
Yardımcı hakem Volkan Bayarslan'ın dövülmesinin sebebi hakem Bülent Yıldırım'dır. Tribündeki tellerin yıkıldığını görüyorsun, çağırırsın hakemlerini yanına tedbir aldırırsın. İçinden ne diyor o biliyor musun? "Seyirciyi sen tahrik ettin" derler, sonra maçı bana yıkarlar!İyi sana yıkmadılar ama orada armut gibi bıraktın yardımcını... Kafasını, gözünü yardılar. Maçın yarıda kaldığı belli, sen yardımcıların gelmeden içeri kaçıyorsun. Yardımcı hakemlerini beklesene! Sen horozsun, onlar tavuk... Kümese onlardan önce nasıl girersin! Bırakır eve giderim!
Olay belli çıkacak, maç zaten 4-0 olmuş. Bakarsın tehlike var, sahaya girenler var, oyunu durdurursun. Amirini çağırırsın. "Beyler buraya hat çekmezseniz maçı devam ettirmem" dersin. Hakemlere de "Gelin buraya" dersin. İnsanın sağlığı hakemden kıymetli mi? Ama benim hakemlerimden birisinin kafasına F.Bahçe'nin stadında 6 tane dikiş atıldı soyunma odasında, ama maçı oynattı. Hatta şu anda hakem dağıtıyor. F.Bahçe-G.Saray maçı idare edilmeden olmazmış. Bal gibi olur. Bırakır eve giderim, başkası yönetir. Bak bakalım bir daha yapabiliyorlar mı?
Armut gibi duruyor! Bu yardımcı hakemin dövülme olayı var ya Bülent Yıldırım'ın eseridir! Bağıra bağıra geldi. Diyorum ki faciaya gidiyor. Sahanın içinde siviller var. Polisler öteki tarafta. Hakemin dayak yediği yerde bir önlem alınmamış. Yazık! O çizgi hakemi armut gibi duruyor orada. Başlarım maçına ya! Çekerim hakemlerimi orta sahaya, "Beyler burada güvenlik önlemini alın, devam edelim" derim. Haa taşkınlık mı yapıyorlar? Çeker giderim içeriye, banane ya! Bu dayağı yedirmem hakemime!
Ama Bülent Yıldırım hepsinden önce kaçıyor içeriye... Bu olaylar yüzde yüz güvenlik zaafiyetidir. Kimse kusura bakmasın bu olaylar Trabzon Emniyet Müdürü'nün eseridir. Bu takım kurşunlanmış, bu takım bilmem ne olmuş, bu takımın her maçı olay. Orada tehlikedeki adam çizgi hakemi... Onunla seyirci arasına 5 tane polis koyamadınız mı?
Evet, hakeme yapılan saldırı son derece çirkin. Bunun neticesi ne olmalı? Bu seyirci okkalı bir ceza almalı.
Ama şunu da unutmayalım; Futbolda son dört yıldır yaşananlar, sorumsuz beyanatlar verenlerin, kendini imparator görenlerin, basın toplantısında ukalalık yapanların sonucudur.
Maçın ilk yarısında Trabzonspor lehine verilmeyen pozisyon, kesinlikle penaltıydı. Ama Bülent Yıldırım maalesef hakemliği boyunca bazı şeyleri görmedi, bazılarını gördü. Maçın içinde net sarı kartlık pozisyonlar var. Skora göre hareket edip, onları iki takıma göre kullanmadı. Bu olay 3-5 serseri ve Bülent Yıldırım'ın eseridir.
Maça gelecek olursak... Netice sürpriz mi, kesinlikle hayır. İlk yarı verileri geliyor, en fazla topla oynayan takım Trabzon, en fazla bilmem ne yapan takım Trabzon, en fazla şunu bunu yapan takım Trabzon... Netice, ilk yarı 2-0! E peki diyeceksiniz ki; Nasıl oluyor bu iş? Kardeşim futbolun gerçekleri var. Futbolda rüya yok, hikaye yok, La Fontaine'den masallar yok. Fenerbahçe çıktı sahaya maç nasıl oynanacaksa öyle oynadı, nasıl kazanılacaksa öyle kazandı.
Peki bunda Pereira'nın payı var mı? Kesinlikle yok... Neden? Adam ligin ikinci yarısının yarısına kadar egolarını tatmin etti. Saçma sapan otorite sağlamaya kalktı. Herhalde bir noktada yukarıdan zılgıtı yedi, şimdi kaç maçtır takım aynı, sistem aynı... Ukalalık yapmıyor. Takımda da herkes yerini biliyor, makine de tıkır tıkır yürüyor.