Konya’da tek renk tek bayrak
Spor, insanlara en kolay ulaşan, duyguların en yoğun yaşandığı alanlardan birisi... Ülkece demokrasimize sahip çıkma sürecimizde spor camiası olarak ortaya konan tavır, fazlasıyla iç açıcı.. Terörist eylem ve alçak darbe giriş-i mi sonrası şükürler olsun ki tek yürek olduk.. Bu tablonun kalıcı hale gelmesi en büyük temennim. Tarihe kara leke olarak geçecek bu terörist saldırı için spor dünyası birbirine sarıldı. Büyük takımlarımızın ve taraftarlarının sergilediği tavır, kulüplerimizin gösterdiği birliktelik hepimiz için mutluluk verici. Yakında ligler başlayacak... Süper Kupa finali de var... Beşiktaş ve Galatasaray'ın bu önemli maçında tribünlerin tek renk olması, bayrağımızın her taraftarın elinde dalgalanması çok hoş bir tablo olacaktır.B unun çalışmasını, organizasyonunu yapmak için bir an önce harekete geçmeliyiz.. Kulüp başkan ve yöneticileri bir araya gelmeli, birlikte maçı izlemeli, el ele vermeli.. Bu görüntü birçok çok şeyin başlang-ı cı olacaktır.. Kardeşlik duygularımızın pekişmesi, kanımızın daha hızlı akması, vatan sevgimizin bir akarsu gibi coşması bize enerji vermeye devam edecektir.. Hem futbolumuzu oynayalım hem spor müsabakalarımızı yapalım hem de her maçta dosta düşmana kendimizi net bir şekilde gösterelim.. Bu da Konya'daki Süper Kupa finali ile başlasın..TRANSFERDE ERKEN KALKAN YOL ALDI
Yöneticilerimizin ağzından sık sık duyarız: "Transferde acele etmiyoruz. İnce eleyip sık dokuyoruz..." Bu söz ne kadar doğrudur acaba!.. Bir kulüp, zaten sezon bittiği zaman kimi alacağı hangi isimler üzerinde çalışacağını çoktan belirlemiş olmalı! Bu işleri bitirecek kadrolara sahip olmalı.. Geleceğin planını yapmış olmalı.. Kimin bonservisi elinde, kimin transferi daha hesaplı, bu isimleri belirlemeli! Bütçe belirlenmeli! Bizde bu manada profesyonel bir çalışma var mı? Şüphesiz bu çalışmaları yapan kulüpler vardır.. Yapmayanların başı zaten UEFA ile de dertte. Fenerbahçe'ye baktığımız zaman yine transferin en hareketli takımı oldu. Geçen yıl da böyleydi..K im ne dersi bu konudaki en başarılı takımlardan bir-i si.. Hızlı hareket edip istediği oyuncuları kadrosuna katıyor.. Önünde oynayacağı önemli Şampiyonlar Ligi ön eleme müsabakaları var. Lig bittikten sonra Aatif, Fabiano (tekrar kiralandı), Van der Wiel, Martin Skrtel ve İsmail Köybaşı transfer edildi. Şimdi bir de 10 numara alırlarsa işlem tamam... Fenerbahçe profesyonellerini ve yönetimi bu açıdan tebrik etmek lazım.. Beşiktaş, Galatasaray ve Trabzonspor için ise bunu tam diyemeyiz.. Trabzonspor biraz gaza bastı, onları anlayışla karşılamak lazım.. Beşiktaş Adriano ile ikinci hamleyi yaptı ama Sosa ve Gomez'in çıkardığı kriz sonrası kapatmaları gereken eksikleri var.. Lige dört ay önceden havlu atan Galatasaray Serdar Aziz ve Emrah Başşan'a talim.. Eksikler ortadayken sarı-kırmızılı yönetim, tek bir yabancı transferini bitiremedi. Çabuk davranan Fenerbahçe bence transfer konusunda diğer takımların birer adım önünde..
?JAN OLDE RİEKERİNK'İN NEŞTERİ DOĞRU
Galatasaraylı futbolcuların kazandıkları paralar malum... Umut Bulut, geçen sezon ligde sadece 3 gol atarken kazandığı para 2 mi-
yon 600 bin Euro'yu bulmuş. Fenerbahçe derbisi dışında yokları oynayan Olcan Adın, 2 milyon 400 bin Euro, an itibariyle takımın dördüncü sağ beki olan Tarık da oynamadan 1 milyon 300 bin Euro cebe indirmiş. Toplayınca 7 milyon Euro ediyor. Bunlar akıl almaz paralar. Hamza Hamzaoğlu'nun, Mustafa Denizli'nin duygusal davranıp veremediği kadro dışı kararını vermesi hem teknik hem de mali açıdan doğru.