Maçı isteyen kazandı. En basit ifadeyle... Kim istedi: Beşiktaş... Kağıt üzerinde kadrolara bakıldığı zaman Galatasaray bu maçın favorisiydi. Ama Beşiktaş'ı iten bir taraftarı vardı. Çok eksik olmasınarağmen sahadaki siyah-beyazlıfutbolcular kendilerini ispatlamaadına onurları için de mücadeleettiler. Çünkü dün gece alınacak kötü bir sonuç Beşiktaş için kabus olacaktı. Galatasaray da sıkıntılıydı ama Beşiktaş kadar maça konsantre olamamıştı. 11yabancı futbolcu içinde bir Musleramaçın önemini fark etmişti. Diğer 10 isim için bunu söylemek imkansızdı. Derbi değil de hazırlık maçı oynuyor havasındaydı Galatasaray... Kaybetmeyide hak etti. Mesala ikinci yarıda sahada Beşiktaş vardı. Caner'in sorumluluk alıp daha çok oyunu kurmaya başlaması, Atiba'nın müthiş performansı, Gökhan'ın hırsı.. Bu oyuncuların hepsi 30'larınüzerinde... Abdullah Avcı'nın Umut tercihi maç öncesi büyük tartışma yaratmıştı. Güven dururken... Kadere bakın ki kendisini de kurtaran Umut oldu. Büyük bir kumardı. Riskli bir karar olmasınarağmen hem Beşiktaş Umut'ukazandı hem de Abdullah Avcı,"Yola devam" dedi. Kazanan şampiyon olmayacaktı ama biraz önce yazdığımız gibi Beşiktaş onurunu kurtardı, yarışa tutundu... Galatasaray'ın ise artık "Biznerede yanlış yaptık?" diye ciddi ciddi düşünmeye başlaması lazım. Bu kadar maliyetli bir kadronun, generaller takımının içinde niye bir asker ya da askerler yok!.. Herhalde en çok da bunun muhasebesi yapılmalı. Fatih Terim maç sonu "Her şeyin farkındayız" dedi. Hocam bence hemen farkında olduğunuz şeyleri yapın. Yoksa kazan fokur fokur kaynar...