Sabrın sonu selamet!
Daha ligde 3 hafta bitti ama bakıldığı zaman sanki sonları yaşıyoruz! Sosyal medyanın hayatımıza girmesiyle birlikte kulüpler de pürdikkat takip ediyor. Taraftar acaba ne diyor? Kulüplerin sahipleri elbette taraftar. Ama henüz yolun başındayken gemiler yakılıyor. Mesala Galatasaray...Yeni bir yönetim işbaşı yaptı. Okan Buruk göreve geldi. 3 maçta 6 puan fena değil. Pozisyona giriyor ama gol atamayan bir G.Saray var. Çok transfer yaptı. Özetle biraz sabır lazım değil mi? Medya 2. haftada oynanan Giresunspor maçı sonrası Başkan Dursun Özbek'in, Okan Buruk'a sahip çıktığı haberlerini yaptı. Hocaya sahip çıkacak ne durum olabilir. Adam 120 dakika maç oynamış. Sanki ligin sonu gelmiş. G.Saray yönetiminin de taraftarının da hocaya sahip çıkması lazım. Ama bunu her an gidecekmiş gibi yaparsanız algı başka bir yere gider.
G.Saray yeni bir takım. Zor maçlar oynuyor. Bu hafta G.Saray, Trabzonspor'a kaybederse, Okan Buruk gidecek mi yani! Ya da G.Saray, Trabzon'u yenerse Buruk kahraman mı olacak? Beşiktaş'ta da benzer bir durum var. Sayın Ahmet Nur Çebi, "Hocamızın arkasındayız" dedi. Hocalar ne şartta olursa olsun eleştirilir. Bizim sorumuz ölçünün tutarsızlığı.
BÜYÜK TAKIMLAR NİYE KARŞI ÇIKTI!
Maç saatlerinin çok geç olmasının doğurduğu sıkıntıları sayfalarımızda çok defa yazdık. '21.45 maçları 19.15'te de oynanabilir' dedik. Aradan geçen zamanda TFF, bu konuda tam bir adım atmaya karar verdi ki bu sefer de büyük takımlar buna itiraz etmiş. Neyine nasıl-niçin itiraz etmişler anlamadım. 21.45'te oynanan bir maça 20.45-21.00'de çıkmanın itirazı niye? O büyük takımlar, "Havalar çok sıcak, futbolcu sağlığı için maçlar 21.45'te oynanmalı" demiş. O zaman 19.15'te oynayanlar futbolcu değil mi? Aynı risk orada yok mu? Ortada tuhaf bir durum var. Ligde 4 ve 5. haftalar sonrası elbet saatler geriye gelecek ama şehir ve hava şartlarına göre maçlar erken saatlere rahat rahat alınırdı. (Not: Beşiktaş itiraz etmemiş...)
MÜZELERİ GEZMEK LAZIM!
Jesus geniş bir basın toplantısı yaptı. Uzun uzun birçok konuya değindi. Özellikle Beşiktaş ve Galatasaray'ı kast ederek, Türk takımlarının Avrupa'da 3 günde bir maç temposuna alışması gerektiğini söyledi. Portekizli teknik adam, "Büyük takımsanız ligde şampiyon olmalı, Avrupa'da yer almalısınız. 'Küçük takımlar' haftada 1 maç yapıyor. Trabzonspor ve Avrupa'da yarışan diğer takımların 3 günde bir maç oynamaya alışması gerek" dedi. Tercümede bir hata yoksa Beşiktaş ve Galatasaray'ı küçük takım olarak lanse etti sanki. Jesus'un iddiasını ortaya koyması güzel bir şey. Birkaç hafta önce de, "Hedefimiz Türkiye Ligi. Zaten Türk takımlarının Avrupa'da final oynama planları yok" demişti. Aradaki zamanda kazanılan maçlar, iyi sonuçlar fikirleri değiştirebilir. F.Bahçe'nin de bir maç oynadığı yıllar oldu, diğer takımların da. Büyük takımlarımızın müzelerini gezmek lazım. Tarihlerine iyi bakmak gerek. Manchester United'ın da Avrupa'ya gidemediği zamanlar olmuştu!
AVRUPA'NIN ORGANİZASYON MERKEZİ TÜRKİYE
Türkiye hem sporda hem de diğer alanlarda çok önemli uluslararası organizasyonlara imza atıyor. En son Konya, İslami Dayanışma Oyunları'na ev sahipliği yaptı. 56 ülkeden 2 binin üzerinde sporcu yarışırken, kazanan kardeşlik oldu. Avrupa futbolunun bir numaralı organizasyonu olan Şampiyonlar Ligi'nin kuraları da bugün İstanbul'da çekilecek. Dünyanın gözü 10 Haziran 2023'te kupanın havaya kalkacağı Olimpiyat Stadı'nda olurken, Türkiye büyük bir gururu daha yaşayacak.