Beşiktaş, Napoli gibi olmalı
Deplasmandaki Eskişehir maçını hatırladım bu maçı izlerken. Orada da 2-1 bitmişti, laubalilik mi diyeyim, telaş mı diyeyim bilemedim ama bu maç da Eskişehir'deki karşılaşmayı hatırlattı. Beşiktaş, son bölümde pozisyonlar verdi.Beşiktaş ilk yarının tamamında tok, tabanca gibi takımdan uzak, kırılgan bir yapıda oynuyor. Oğuzhan'ın son 1 aylık düşüşü, Sosa'nın düşüşü sebebiyle bloklar arasında eski darlık yok. Alan genişleyince yoruluyorlar. Kaldı ki Beşiktaş'ın Gökhan Töre diye bir oyuncusu var. Hem sakat hem de form problemi yaşıyor. Olcay gol kaçırıyor, güvenini kaybediyor yavaş yavaş. Tık tık pas yapan Beşiktaş oyununda en önemli etkenlerden biri Atiba'nın öne doğru pas yüzdesiydi, onda da düşüş var. Sezon başı Beşiktaş bu oyunla bu kadar gol atıyor olsa "Kolay değil" derdim. Bir yandan da şampiyonluğa giderken iki stoperini birden kaybediyorsun, hiç kolay değil. Stoper pozisyon oyununun geçerli olduğu bir mevkii...
Ben geçenlerde Napoli'yi seyrettim. Napoli'de dikkatimi şu çekti, 3-1 maç Chievo'ya karşı... Rakip taç kazandı, 6 kişi birden geldi. Beşiktaş da böyleydi. Şimdi Beşiktaş'ı böyle göremiyoruz. Kompakt oyundaki düşüş mü, baskı mı, bilemiyorum. Napoli nasıl yapıyorsa Beşiktaş da böyle bir takımdı, yine öyle olmalı.
Beşiktaş fikstürde iki maç geriden giderken baskı yaratıyor mu derken oyuncular, "Biz kendi işimizi yapıyoruz" diyorlardı. Fakat 23, 24. haftalarda bu stres yavaş yavaş başlar. Ligin sonuna doğru "Aman, ya kazanamazsam" diye düşünürsün. Gözüküyor ki yarış sezon sonuna kadar gidecek, stresli de gidecek. Bu maçta Beşiktaş adına 7-1'lik bir skorun üzerine de bir yazı yazıyor olabilirdik. "50 tane attıysak bir o kadar da kaçırdık" diyebilir Beşiktaşlı oyuncular. Misal, son iki 90 dakikada özetten rakipleri çıkarıp sadece Beşiktaş gol pozisyonlarını versen 3 dakikalık özetlere sığmaz. Bu iyi bir özellik Beşiktaş için ama başarı için daha sıkı haline geri dönmesi de gerekiyor. Rakiplerini daha çok yoruyordu Beşiktaş. Rakipler maç sonlarında diri kalmıyordu. Bunun karşılığında 52 tane gol attı lig için. 24 haftada maç başına 2 gol ortalamasını geçiyor.
Beşiktaş önce hücumdan başlayıp oradan savunmayı kurgulayan bir takım. Ligi savunmacı Fenerbahçe mi kazanacak, hücumcu mu kazanacak, soru bu.