Süper test finali!
Beşiktaş ile Galatasaray arasında oynanan Süper Kupa finalinin ilk 70 dakikası futbol kalitesi açısından asidi kaçmış gazoz tadı verdi. Takımlar ve hakemler kötü başladı. Özellikle ilk yarı her iki teknik adamın ideale ulaşma adına arayışları, takımların oturmamış kadro yapıları, bu önemli finalin önemli bölümümü adeta test maçına çevirdi...Şenol Güneş kendi adalet terazisinden geçirerek çıkardığı 11 ve yedekte bekleyen Adriano, Quaresma gibi yıldızların varlığı bize "İlk yarı rutin oynayacak, 2. yarı hamlelerle rakibi yıkacak" hissi uyandırdı. İlk 45'te Necip ve Tosic'in hatasız oynaması Şenol Güneş'i yanıltmadı. Ancak Beşiktaş alışılagelmiş orta saha pas trafiğini yapamadı ve kontrolünü eline alamadı.
İlk yarıda Mete Kalkavan, Bruma'nın Tosic'i indirmesindeki net penaltıyı verse G.Saray'ın direnci kırılabilirdi. Bu hata Kalkavan'ın kalitesine yakışmadı.
Ancak orta sahadaki sıkıntının bence kaynağı futbol karakteri birbirine yakın Oğuzhan-Tolgay'ın uyumsuzluğu... Birbirlerini tamamlamak yerine istemsiz bir şekilde birbirlerini bozuyorlar. Oğuzhan'ın ortada tek kaldıktan sonra ürettiği ve takımın pozisyonlarındaki artış dikkate değer.. Tosic'in Q7 ile soldan bindirmeleri uzatmalarda kaçırsa da girdiği gol pozisyonları Sırp futbolcuyu tartışmasız maçın iyilerinden biri yaptı.
Ricardo Quaresma'nın oyuna girişi Beşiktaş'ın özgüveni ve futbolunun kalitesini artırdı. Quaresma'nın golü bu takımın Sosa ve Gomez gibi iş bitiricilere de ihtiyacı olduğunu net olarak gösterdi.
Beşiktaş'ın 70'ten sonraki ve uzatmalardaki görüntüsü, 1-0 geriye düştükten sonra ortaya koyduğu karakter saygıyı hak etti...
Penaltılar sonucunda sadece Süper Kupa'yı kazanan Galatasaray'ı değil, iki takımı da tebrik ederim.