Hesaplaşma
18 Nisan 2016, Pazartesi

GÜRCAN BİLGİÇ

Hesaplaşma

Üç maçta 7 puan kaybedip, şampiyonluk hedefi, Kaf Dağı'nın ardına konunca karşılaşma 'Hesaplaşmaya' döndü.. Fenerbahçe taraftarı, Beşiktaş'ın Sivas'tan 3 puanla dönmesiyle maçı oyuncularla yüzleşme platformu olarak algıladı. Bazıları ısınırken veya tanıtılırken, birkaçı haricinde hemen hemen hepsinin protesto edildiğini gördük. Kaçan şampiyonluk kadar Galatasaray gibi bir rakip karşısında beraberlik ile dönülmesi de bu duygunun önemli bir nedeniydi.
Sokakta veya statta 'Ersun Yanal' tezahüratlarının baskın olması da güne damga vurdu. Bunu iyi algılamak lazım. Geçen sezon da aynısı, İsmail Kartal yönetimindeki takım için yapılmıştı. O maçta bağıranların kombinelerini Aziz Yıldırım 1 ay askıya aldı. Şimdi ise neredeyse tüm stat karşısında. Şunu iyi algılamak lazım; bu tezahüratın nedeni takımın başında Ersun Yanal'ı görmek değil, Yanal dönemindeki oyunu istemek. Bitime 4 hafta kala şampiyonluğun ilan edildiği bir sezondaki agresif, tempolu ve bol pozisyonlu futbol Fenerbahçeliler'in beklentisi... Pereira da bu söylemlerle sezona başlamıştı. Ancak ligi küçümsedi, takıma yeterli gelmedi. Oyunu geliştirecek bilgisinin ve kapasitesinin olmadığı ortaya çıktı. Fenerbahçe taraftarı aslında şu mesajı veriyor: "Şampiyonluk kaçsın, ama takım şampiyon gibi oynasın." Maçın yorumunu veya analizini yapmak çok doğru değil. Çünkü Kayseri'nin kazanması ile Mersin'in konsantrasyonu çok geriledi. Ayrıca mali problemlerle boğuşan, doğru dürüst antrenman bile yapamayan bir takım... 9. dakikada skorun 2-0'a gelmesi daha sert tribün tepkilerinin de önüne geçen faktördü. Maçın başka fotoğrafları da var. Ayağına top gelince ıslıklanan oyuncular örneğin... Bunu uzun zamandır ilk defa yaptılar. Protesto hakkını Fenerbahçe taraftarı genelde oyuncuya maç sırasında yöneltmezdi. Ter döken oyuncuya bunu yapmak büyük bir öfkeyi işaret ediyor. Penaltı golünden sonra Robin van Persie'nin, Pereira ile kucaklaşması aslında en önemli pozisyon. Belki de sezonu kaybettiren kriz bu ikiliden çıkmıştı. "Oynarsın-oynamazsın" çekişmesi gündemi de çok meşgul etti, boşa enerji harcanmasına neden oldu. Her şey bittikten sonra kucaklaşıyor.
Samimiler mi bilemiyorum. Ama bir Hollandalı'ya bunu zorla yaptıramazsınız.
BİZE ULAŞIN