Kartal aldı başını gidiyor
20 Şubat 2017, Pazartesi

FATİH DOĞAN

Kartal aldı başını gidiyor

Beşiktaş taraftarı takımlarına gösterdikleri inanç ve verdikleri destekle dün gece Türk futbolunun en belirgin gerçeklerinden birini hatırlattı... Uzun şampiyonluk yolunu ancak taraftarla aşabilirsiniz. Bu yüzden bir tarafta kendi takımlarını bile inandıramayıp tribünlere getiremeyen takımların bu yarıştaki iddiası ancak kumdan kaleler gibi zayıf olur.
Beşiktaş gerek kadro derinliği, gerek oyun kalitesi ve gerekse uyumlu bir takım görüntüsüyle içi dışı sağlam bir şekilde yoluna emin adımlarla devam ediyor.
Beşiktaş kırılgan ve içi boş bir takım olsa Karabük'te maçın başında Halis Özkahya tarafından penaltısı verilmediğinde dağılırdı. Ancak tam tersi İsrail'de Beer Sheva maçında 3-1'lik zafere koştu.
Dün kendi evinde Akhisar karşısında yine maçın başında, 3. dakikada bu sefer Barış Şimşek, Oğuzhan'ın düşürülmesinde penaltıyı çalmadı.
Ancak takımına inanmış ve tribündeki yerini almış Beşiktaş seyircisi şampiyonluk yoluna adeta güller sermişti. Bu coşku sahaya hırs, oyun kalitesi, bol pozisyon ve goller olarak yansıdı.
Şenol Güneş'in çoğu kişinin düşüncesinin aksine sarı kart sınırındaki Quaresma, Atiba ve Gökhan Gönül'ü sahaya sürmesi, "İyi oyuncu bu stresle oynayıp ceza almadan maçı bitiren oyuncudur" tavrıydı. Quaresma ve Atiba sahanın en iyisiydi. Gökhan Gönül de onlardan geri kalır gibi değildi.
Cenk'in golü çalışılmış bir pozisyon, Talisca'nın golü kalite kokuyordu. Sahada bulduğu fırsatı değerlendirmek için gerekenden fazlasını yapmaya çalışan ve zaman zaman hatalar yapan Atınç'a attığı gol çok iyi geldi. Bu güven onu daha da güzelleştirecektir.
Beşiktaş önce coşkusuyla, sonra oyunuyla ve de puan cetvelindeki konumuyla şampiyonluk adaylarına adeta meydan okuyor: Aldım başımı gidiyorum.

BİZE ULAŞIN